“Hız, En Çok Okumaya Yakışır.”
Bilim ve teknolojideki baş döndüren ilerlemeyle pek çok bilginin önümüze serildiği günleri yaşıyoruz. Artık dünyanın öbür ucundaki herhangi bir bilgiye saniyeler içinde ve zahmetsiz bir şekilde erişebilmek mümkün. Ünlü fizikçi Michio Kaku’ya göre, “Bugün cep telefonumuz, Ay’a iki astronot gönderen NASA’nın 1969’daki tüm gücünden daha fazla bilgisayar gücüne sahip.” Ve her geçen gün katlanarak değişen ve gelişen bu bilimsel güç, ister istemez bizleri de hızına ayak uydurmak zorunda bırakıyor.
İnternet ve dijital araçlar sayesinde bilgiye ulaşmak bu kadar kolayken acaba o bilgiyi hızlı bir şekilde özümsemek de aynı oranda kolay mı? İşte hızlı okumanın çıkış noktası tam da burasıdır. Zamanın kısa, bilginin fazla olduğu bir dönemde insanoğlunun sisteme ayak uydurma çabası…
“Hız, En Çok Okumaya Yakışır.”
Bilim ve teknolojideki baş döndüren ilerlemeyle pek çok bilginin önümüze serildiği günleri yaşıyoruz. Artık dünyanın öbür ucundaki herhangi bir bilgiye saniyeler içinde ve zahmetsiz bir şekilde erişebilmek mümkün. Ünlü fizikçi Michio Kaku’ya göre, “Bugün cep telefonumuz, Ay’a iki astronot gönderen NASA’nın 1969’daki tüm gücünden daha fazla bilgisayar gücüne sahip.” Ve her geçen gün katlanarak değişen ve gelişen bu bilimsel güç, ister istemez bizleri de hızına ayak uydurmak zorunda bırakıyor.
İnternet ve dijital araçlar sayesinde bilgiye ulaşmak bu kadar kolayken acaba o bilgiyi hızlı bir şekilde özümsemek de aynı oranda kolay mı? İşte hızlı okumanın çıkış noktası tam da burasıdır. Zamanın kısa, bilginin fazla olduğu bir dönemde insanoğlunun sisteme ayak uydurma çabası…