Hukuk, Ceza, Vergi ve İdari Yargılama Usulünde - Tebligat

Stok Kodu:
9789750289033
Boyut:
16x24
Sayfa Sayısı:
974
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2023
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
1. Hamur
Dili:
Türkçe
%10 indirimli
1.225,00TL
1.102,50TL
Taksitli fiyat: 9 x 134,75TL
KARGO BEDAVA
9789750289033
1322606
Hukuk, Ceza, Vergi ve İdari Yargılama Usulünde - Tebligat
Hukuk, Ceza, Vergi ve İdari Yargılama Usulünde - Tebligat
1102.50

Gerek yargı organları gerek kamu kurum ve kuruluşlarının almış oldukları kararların ilgilisine hızlı ve doğru şekilde tebliği çok önemlidir. Tebligatın savunma hakkı, adil ve makul sürede yargılanma hakkıyla ilişkili olduğu dikkate alındığında, hızlı ve sağlıklı şekilde yapılması şarttır.
11.2.1959 tarihli Tebligat Kanunu zaman içinde birçok kez değişmiş ise de yayımlandığı tarihten itibaren sosyal, ekonomik ve kültürel gelişmelerin hızına ayak uydurabilmiş değildir. Kanunda yer alan prosedür ve uygulamalar; dağınık, karışık ve kapsamlıdır.
Tebliğ birimleri iş yoğunluğundan, dönen tebliğin kontrolünü gerektiği gibi yapamamaktadır. Yüksek yargı organlarının Tebligat Kanunu'nun uygulamasında farklı görüşlere sahip oldukları dikkate alındığında, tebliği yapan memur ve dağıtıcıların, gün geçtikçe artan bu karışık prosedürü bilmeleri mümkün olmamaktadır.
Tebligatın yapıldığı an değil de yargılama sürecinin sonunda hatalı olduğuna karar vermek, makul sürede yargılanma hakkının ihlalini oluşturacaktır. Tebligatın yapılış aşamasında yapılan hataları, hak arayan vatandaşlara yüklemek, zaman ve masraf açısından büyük külfete, hatta hak kaybına neden olacaktır.
Doktrin, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu, Yargıtay Hukuk ve Ceza Genel Kurulu, Yargıtay Daire Kararları, Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulu, Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu, Danıştay Daire Kararları ışığı altında hazırlanan kitapta konu; hukuk, ceza, vergi ve idari yargılama usulüne göre incelenmiş, okuyucuya kolaylık sağlaması için tebligata ilişkin uygulama cetvelleri eklenmiştir.

Gerek yargı organları gerek kamu kurum ve kuruluşlarının almış oldukları kararların ilgilisine hızlı ve doğru şekilde tebliği çok önemlidir. Tebligatın savunma hakkı, adil ve makul sürede yargılanma hakkıyla ilişkili olduğu dikkate alındığında, hızlı ve sağlıklı şekilde yapılması şarttır.
11.2.1959 tarihli Tebligat Kanunu zaman içinde birçok kez değişmiş ise de yayımlandığı tarihten itibaren sosyal, ekonomik ve kültürel gelişmelerin hızına ayak uydurabilmiş değildir. Kanunda yer alan prosedür ve uygulamalar; dağınık, karışık ve kapsamlıdır.
Tebliğ birimleri iş yoğunluğundan, dönen tebliğin kontrolünü gerektiği gibi yapamamaktadır. Yüksek yargı organlarının Tebligat Kanunu'nun uygulamasında farklı görüşlere sahip oldukları dikkate alındığında, tebliği yapan memur ve dağıtıcıların, gün geçtikçe artan bu karışık prosedürü bilmeleri mümkün olmamaktadır.
Tebligatın yapıldığı an değil de yargılama sürecinin sonunda hatalı olduğuna karar vermek, makul sürede yargılanma hakkının ihlalini oluşturacaktır. Tebligatın yapılış aşamasında yapılan hataları, hak arayan vatandaşlara yüklemek, zaman ve masraf açısından büyük külfete, hatta hak kaybına neden olacaktır.
Doktrin, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu, Yargıtay Hukuk ve Ceza Genel Kurulu, Yargıtay Daire Kararları, Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulu, Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu, Danıştay Daire Kararları ışığı altında hazırlanan kitapta konu; hukuk, ceza, vergi ve idari yargılama usulüne göre incelenmiş, okuyucuya kolaylık sağlaması için tebligata ilişkin uygulama cetvelleri eklenmiştir.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat