İnsanoğlunun en büyük çaplı teşkilatlanması olan devlet, farklı kültürlerde farklı biçimlerde algılanmıştır. Aynı kültürün farklı tarih dönemlerinde de, doğal olarak bu farklılıklar görülmektedir. Bugün dünyamızda, devlet hakkında, eskisinden biraz daha değişik, fakat ortak noktaları artan bir anlayışın bütün kültürlerde yer etmeye başladığı söylenebilir. Ancak, millî kültürlerin inanç ve tarihî birikimlerinin oluşturduğu bakış açılarının kolayca değişeceğini sanmak da yanıltıcı olur. Devlet kitabı devlet çevresinde, asıl kalıcı olması gereken hususlara işaret eder; sıklıkla kullanılan ama yerli yerinde kullanılmayan teokrasi, şeriat devleti gibi kavramlara aydınlık getirir.
İnsanoğlunun en büyük çaplı teşkilatlanması olan devlet, farklı kültürlerde farklı biçimlerde algılanmıştır. Aynı kültürün farklı tarih dönemlerinde de, doğal olarak bu farklılıklar görülmektedir. Bugün dünyamızda, devlet hakkında, eskisinden biraz daha değişik, fakat ortak noktaları artan bir anlayışın bütün kültürlerde yer etmeye başladığı söylenebilir. Ancak, millî kültürlerin inanç ve tarihî birikimlerinin oluşturduğu bakış açılarının kolayca değişeceğini sanmak da yanıltıcı olur. Devlet kitabı devlet çevresinde, asıl kalıcı olması gereken hususlara işaret eder; sıklıkla kullanılan ama yerli yerinde kullanılmayan teokrasi, şeriat devleti gibi kavramlara aydınlık getirir.