Ceza infazının öncelikli amacı, hükümlünün toplumla yeniden bütünleşmesi ve yeniden suç işlenmesinin engellenerek toplumun korunmasıdır. Hükümlülerin çalıştırılması, ceza ve infazın amaçlarına ulaşmasında etkin bir rol oynamaktadır. Çalıştırma, infaz içeriğinin esasını oluşturmakta ve toplumla yeniden bütünleşmenin belirleyici koşulunu oluşturmaktadır. Hükümlülerin çalıştırılması, gerek hapis cezasının infaz kurumunda çektirilmesi sürecinde gerekse hapis ve adli para cezalarına alternatif bir yaptırım veya infaz yöntemi olarak toplumsal ortamda uygulanmaktadır.
Hükümlülerin çalıştırılması insanlık tarihinin her döneminde ve dünyanın her bölgesinde görünen bir kurumdur. Hapis cezasından önce de bir yaptırım şekli olarak uygulanan çalıştırma, hapis cezasının ortaya çıkmasıyla farklı şekillerde ama daima bu cezayla iç içe olacak şekilde var olmuştur. Çalıştırma, ceza infaz kurumlarının sınırlı alanını ve sonsuz gibi hissedilen zamanını düzenler. Çalıştırma, hükümlülerin hapis cezasının olumsuz yönlerinden daha az etkilenmesini, gelecekte suçtan uzak ve sorumluluk sahibi bir birey olarak topluma dahil olunması için en önemli araçlardan birini olma niteliğindedir.
Öte yandan ceza infaz kurumlarındaki aşırı kalabalıklaşma, bunun beraberinde getirdiği olumsuz koşullar ve hak ihlalleri, pahalı bir yaptırım oluşu gibi hapis cezasının infazındaki güçlükler, cezanın infazı ile ulaşılmak istenen amacı baltalamıştır. Bu nedenle, hapis cezasına ve infazına alternatif yaptırım veya infaz yöntemlerinin arayışı başlamıştır. Hapis cezasının sakıncalarını önlemek adına benimsenen seçenek kurumların en önemlisi ve en yaygın uygulananı, hükümlülerin kamuya yararlı bir işte çalıştırılmasıdır.
Yapılan çalışma kapsamında hükümlülerin çalıştırılması tüm boyutları ile ele alınmaya çalışılmıştır. Uluslararası hukuk ve karşılaştırmalı hukuk düzenlemeleri ile konunun çok yönlü bir bakış açısı ile değerlendirilmesi mümkün olmuştur. Bu çalışma ile hükümlülerin çalıştırılmasının toplumla yeniden bütünleşmeye olan katkısı ortaya konulmak istenmiştir. Çalışmamızın temeli, hükümlülerin çalıştırılmasının infaz siyasetinin pozitif bir unsuru olduğu anlayışına dayanmaktadır.
Ceza infazının öncelikli amacı, hükümlünün toplumla yeniden bütünleşmesi ve yeniden suç işlenmesinin engellenerek toplumun korunmasıdır. Hükümlülerin çalıştırılması, ceza ve infazın amaçlarına ulaşmasında etkin bir rol oynamaktadır. Çalıştırma, infaz içeriğinin esasını oluşturmakta ve toplumla yeniden bütünleşmenin belirleyici koşulunu oluşturmaktadır. Hükümlülerin çalıştırılması, gerek hapis cezasının infaz kurumunda çektirilmesi sürecinde gerekse hapis ve adli para cezalarına alternatif bir yaptırım veya infaz yöntemi olarak toplumsal ortamda uygulanmaktadır.
Hükümlülerin çalıştırılması insanlık tarihinin her döneminde ve dünyanın her bölgesinde görünen bir kurumdur. Hapis cezasından önce de bir yaptırım şekli olarak uygulanan çalıştırma, hapis cezasının ortaya çıkmasıyla farklı şekillerde ama daima bu cezayla iç içe olacak şekilde var olmuştur. Çalıştırma, ceza infaz kurumlarının sınırlı alanını ve sonsuz gibi hissedilen zamanını düzenler. Çalıştırma, hükümlülerin hapis cezasının olumsuz yönlerinden daha az etkilenmesini, gelecekte suçtan uzak ve sorumluluk sahibi bir birey olarak topluma dahil olunması için en önemli araçlardan birini olma niteliğindedir.
Öte yandan ceza infaz kurumlarındaki aşırı kalabalıklaşma, bunun beraberinde getirdiği olumsuz koşullar ve hak ihlalleri, pahalı bir yaptırım oluşu gibi hapis cezasının infazındaki güçlükler, cezanın infazı ile ulaşılmak istenen amacı baltalamıştır. Bu nedenle, hapis cezasına ve infazına alternatif yaptırım veya infaz yöntemlerinin arayışı başlamıştır. Hapis cezasının sakıncalarını önlemek adına benimsenen seçenek kurumların en önemlisi ve en yaygın uygulananı, hükümlülerin kamuya yararlı bir işte çalıştırılmasıdır.
Yapılan çalışma kapsamında hükümlülerin çalıştırılması tüm boyutları ile ele alınmaya çalışılmıştır. Uluslararası hukuk ve karşılaştırmalı hukuk düzenlemeleri ile konunun çok yönlü bir bakış açısı ile değerlendirilmesi mümkün olmuştur. Bu çalışma ile hükümlülerin çalıştırılmasının toplumla yeniden bütünleşmeye olan katkısı ortaya konulmak istenmiştir. Çalışmamızın temeli, hükümlülerin çalıştırılmasının infaz siyasetinin pozitif bir unsuru olduğu anlayışına dayanmaktadır.