İslam dünyasında nüzûl-i İsâ meselesi kimi zaman bir kurtarıcı beklentisiyle, kimi zaman hatm-i nübüvvetle ilişkili olarak gündeme gelmiştir. Özellikle XIX. yüzyılın sonlarından itibaren Hint alt kıtasında çokça tartışılan bu konuda geniş bir literatür ortaya çıkmıştır. Bunun üzerine dönemin âlimleri ümmeti yanlış fikirlerden korumak için pek çok eser telif etmişlerdir. Bu amaçla telif edilen önemli eserlerden birisi de bu kitaptır.
Hz. İsâ’nın yeryüzüne yeniden geleceği dönemin Kıyamet’in yaklaştığı bir zamana denk gelmesinden dolayı bu kitapta kıyametin büyük alametlerine dair pek çok rivayet ele alınmaktadır.
İslam dünyasında nüzûl-i İsâ meselesi kimi zaman bir kurtarıcı beklentisiyle, kimi zaman hatm-i nübüvvetle ilişkili olarak gündeme gelmiştir. Özellikle XIX. yüzyılın sonlarından itibaren Hint alt kıtasında çokça tartışılan bu konuda geniş bir literatür ortaya çıkmıştır. Bunun üzerine dönemin âlimleri ümmeti yanlış fikirlerden korumak için pek çok eser telif etmişlerdir. Bu amaçla telif edilen önemli eserlerden birisi de bu kitaptır.
Hz. İsâ’nın yeryüzüne yeniden geleceği dönemin Kıyamet’in yaklaştığı bir zamana denk gelmesinden dolayı bu kitapta kıyametin büyük alametlerine dair pek çok rivayet ele alınmaktadır.