Ümit Meriç, 19. ve 20. yüzyıl Avrupası'nın yetiştirdiğisosyolog, antropolog ve tarihçilerin klasikleşenmakalelerinden derlediği bir ışık buketini,çeviri olarak ilk defa bu kitapta bir arayagetirerek okurlarına sunuyor.Avrupalı sosyal bilimcilerin dünya düşünce tarihini ya da genel olarak dünya tarihini kendi sistemleri vebakış açılarıyla değerlendirdikleri bu metinler,Batının geçtiği düşünce yolunu aydınlatmak kadar,Batılılaştığı ölçüde kendi ülkemizi detanımamıza yardımcı oluyor.Comte'tan Braudel'e uzanan bir düşüncegökkuşağının altında, ufukların kaynaştığı,hakikatin gölgeler altında kaybolmadığı bir dünyaiçin unutmamalıyız ki, "Işık Batıdan da Gelir".
Ümit Meriç, 19. ve 20. yüzyıl Avrupası'nın yetiştirdiğisosyolog, antropolog ve tarihçilerin klasikleşenmakalelerinden derlediği bir ışık buketini,çeviri olarak ilk defa bu kitapta bir arayagetirerek okurlarına sunuyor.Avrupalı sosyal bilimcilerin dünya düşünce tarihini ya da genel olarak dünya tarihini kendi sistemleri vebakış açılarıyla değerlendirdikleri bu metinler,Batının geçtiği düşünce yolunu aydınlatmak kadar,Batılılaştığı ölçüde kendi ülkemizi detanımamıza yardımcı oluyor.Comte'tan Braudel'e uzanan bir düşüncegökkuşağının altında, ufukların kaynaştığı,hakikatin gölgeler altında kaybolmadığı bir dünyaiçin unutmamalıyız ki, "Işık Batıdan da Gelir".