Ibn Hazm V/XI. yüzyıl İslam düşünce geleneğinin Endülüs'te ye tiştirdiği önemli düşünürlerden biridir. Vefatında usul, hukuk, tarih, felsefe, mantık, mezhepler ve dinler tarihi, edebiyat gibi oldukça farklı alanlarda seksen bin varaklık dört yüz cilt kadar telif eser bi rakmıştır. İbn Hazm, sadece yazdığı eserlerin hacmiyle değil daha çok özgün düşünce ve tenkitleriyle İslam düşünce geleneğinde iz bırakmış öncü düşünürlerdendir. İbn Hazm, Zâhirilik mezhebini sistemleştirerek Endülüs'te gerçek bir mezhep haline getirmiştir. Kur'ân ve hadislerden oluşan nassların aykırı bir delil olmadıkça lafzî olarak anlaşılması gerektiğini savunan Zâhiriliği İbn Hazm, sadece hukuk alanıyla sınırlandırmamış, bilakis hukukun yanı sıra kelam, tefsir, dinler ve mezhepler tarihi, felsefe gibi ilimlerin bütü nünü kapsayacak şekilde sistemleştirerek uygulamıştır. Taklitçiliğe karşı mücadelesinde hükümlerin doğrudan Kur'ân ve sahih hadis lerden çıkarılmasını savunarak içtihadın önünü açmaya çalışmıştır. Dinî esasların Hz. Peygamber'in vefatıyla tamamlanarak belirlen diği temel ilkesinden yola çıkarak herhangi bir kimsenin kendi gö rüşünü din olarak söylemesinin yeni bir din icadı olduğunu savunan İbn Hazm, bu düşüncesiyle mubah alanını genişletmiş olmaktadır. Bununla birlikte hukuk alanındaki Zâhiri görüşleriyle kendi döne minde ve sonrasında Maliki fukahasının sert muhalefetiyle karşı laştığından kitaplarının yakılması, yalnızlaştırılması ve sürgün gibi çeşitli eziyetlere maruz kalsa da doğru bildiği düşüncelerini ömrü nün sonuna kadar savunmaktan vaz geçmemiştir. Sonuç olarak İbn Hazm, tüm bu seçkin vasıflarıyla ümmetin fikir öncüleri arasında haklı yerini almıştır.
Ibn Hazm V/XI. yüzyıl İslam düşünce geleneğinin Endülüs'te ye tiştirdiği önemli düşünürlerden biridir. Vefatında usul, hukuk, tarih, felsefe, mantık, mezhepler ve dinler tarihi, edebiyat gibi oldukça farklı alanlarda seksen bin varaklık dört yüz cilt kadar telif eser bi rakmıştır. İbn Hazm, sadece yazdığı eserlerin hacmiyle değil daha çok özgün düşünce ve tenkitleriyle İslam düşünce geleneğinde iz bırakmış öncü düşünürlerdendir. İbn Hazm, Zâhirilik mezhebini sistemleştirerek Endülüs'te gerçek bir mezhep haline getirmiştir. Kur'ân ve hadislerden oluşan nassların aykırı bir delil olmadıkça lafzî olarak anlaşılması gerektiğini savunan Zâhiriliği İbn Hazm, sadece hukuk alanıyla sınırlandırmamış, bilakis hukukun yanı sıra kelam, tefsir, dinler ve mezhepler tarihi, felsefe gibi ilimlerin bütü nünü kapsayacak şekilde sistemleştirerek uygulamıştır. Taklitçiliğe karşı mücadelesinde hükümlerin doğrudan Kur'ân ve sahih hadis lerden çıkarılmasını savunarak içtihadın önünü açmaya çalışmıştır. Dinî esasların Hz. Peygamber'in vefatıyla tamamlanarak belirlen diği temel ilkesinden yola çıkarak herhangi bir kimsenin kendi gö rüşünü din olarak söylemesinin yeni bir din icadı olduğunu savunan İbn Hazm, bu düşüncesiyle mubah alanını genişletmiş olmaktadır. Bununla birlikte hukuk alanındaki Zâhiri görüşleriyle kendi döne minde ve sonrasında Maliki fukahasının sert muhalefetiyle karşı laştığından kitaplarının yakılması, yalnızlaştırılması ve sürgün gibi çeşitli eziyetlere maruz kalsa da doğru bildiği düşüncelerini ömrü nün sonuna kadar savunmaktan vaz geçmemiştir. Sonuç olarak İbn Hazm, tüm bu seçkin vasıflarıyla ümmetin fikir öncüleri arasında haklı yerini almıştır.