İbnü'l-Arabi - Nebevi Varisler 56

Stok Kodu:
9786256396869
Boyut:
13.5x21
Sayfa Sayısı:
191
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2023-08
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Kategori:
%20 indirimli
120,00TL
96,00TL
Taksitli fiyat: 9 x 11,73TL
Temin süresi 2-5 gündür.
9786256396869
1304856
İbnü'l-Arabi - Nebevi Varisler 56
İbnü'l-Arabi - Nebevi Varisler 56
96.00

Nübüvvet silsilesinin son halkası Hz. Muhammed (sas) ile tamamlanmıştır. Allah Resûlü’nün (sas) mirasına sahip çıkan âlimler, İslâm’ı farklı dil, renk ve kültürlere sahip toplumlara anlatma gayretinde olmuştur. İlmî, fikrî, siyasî, askerî vb. alanlarda İslâm dinine farklı açılardan hizmet eden bu şahsiyetler, büyük ve kutlu mirasın günümüze ulaşmasında ve İslâm medeniyetinin oluşmasında büyük rol oynamışlardır. Her birinin hayatı farklı bir örneklik teşkil eden, yaşadıkları asrın öncüleri ve Peygamber vârisleri olan bu şahsiyetlerin sayısı binleri aşmaktadır. Hepsini ayrı ayrı tanıtmak mümkün olmadığından bu şahsiyetlerin okuyucu ile buluşmasının bir başlangıcı olması niyetiyle aralarından seçilen 100 öncüyü anlatan Nebevî Vârisler projesi hayata geçirilmiştir. Nebevî Vâris olarak seçilen isimlerden biri de Muhyiddin İbnü’l-Arabî’dir. İbnü’l-Arabî’nin sistemi esas olarak nübüvvetin savunulması üzerine kuruludur. Bundan dolayı onu “nübüvvet merkezli bir düşünür” şeklinde tanımlayabiliriz. Sisteminde nübüvvet yer almamasından dolayı metafiziği yetersiz bularak eleştirmiştir. Metafiziğin söz konusu yetersizliğini, İslâm düşünce mirasıyla ikmal ederek özel olarak “tasavvuf metafiziği” şeklinde ifade edilse de genel anlamda “İslâm metafiziği” olarak adlandırabileceğimiz yeni bir düşünceden bahsetti. Kaleme aldığı eserler ve yetiştirdiği talebelerle tasavvuf tarihindeki bu dönüşümün belirginleşmesine hizmet etmiştir. Bu bağlamda onun düşüncedeki yerini genel olarak şöyle ifade edebiliriz: Hem büyük bir müellif, hem büyük bir şârih, hem de büyük bir şerh edilendir.

Nübüvvet silsilesinin son halkası Hz. Muhammed (sas) ile tamamlanmıştır. Allah Resûlü’nün (sas) mirasına sahip çıkan âlimler, İslâm’ı farklı dil, renk ve kültürlere sahip toplumlara anlatma gayretinde olmuştur. İlmî, fikrî, siyasî, askerî vb. alanlarda İslâm dinine farklı açılardan hizmet eden bu şahsiyetler, büyük ve kutlu mirasın günümüze ulaşmasında ve İslâm medeniyetinin oluşmasında büyük rol oynamışlardır. Her birinin hayatı farklı bir örneklik teşkil eden, yaşadıkları asrın öncüleri ve Peygamber vârisleri olan bu şahsiyetlerin sayısı binleri aşmaktadır. Hepsini ayrı ayrı tanıtmak mümkün olmadığından bu şahsiyetlerin okuyucu ile buluşmasının bir başlangıcı olması niyetiyle aralarından seçilen 100 öncüyü anlatan Nebevî Vârisler projesi hayata geçirilmiştir. Nebevî Vâris olarak seçilen isimlerden biri de Muhyiddin İbnü’l-Arabî’dir. İbnü’l-Arabî’nin sistemi esas olarak nübüvvetin savunulması üzerine kuruludur. Bundan dolayı onu “nübüvvet merkezli bir düşünür” şeklinde tanımlayabiliriz. Sisteminde nübüvvet yer almamasından dolayı metafiziği yetersiz bularak eleştirmiştir. Metafiziğin söz konusu yetersizliğini, İslâm düşünce mirasıyla ikmal ederek özel olarak “tasavvuf metafiziği” şeklinde ifade edilse de genel anlamda “İslâm metafiziği” olarak adlandırabileceğimiz yeni bir düşünceden bahsetti. Kaleme aldığı eserler ve yetiştirdiği talebelerle tasavvuf tarihindeki bu dönüşümün belirginleşmesine hizmet etmiştir. Bu bağlamda onun düşüncedeki yerini genel olarak şöyle ifade edebiliriz: Hem büyük bir müellif, hem büyük bir şârih, hem de büyük bir şerh edilendir.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat