İdari yargılama hukukuna ilişkin pratik çalışma kitaplarının sayısı, teorik çalışma kitaplarına nispeten daha azdır. Bunun birçok nedeni olabilir. Bu nedenler bir tarafa idari yargılama hukukunun tam olarak anlaşılması, teorik çalışma kitaplarının yanı sıra pratik çalışma kitaplarının da okunmasıyla mümkün olabilir. Hukuk eğitimi alan öğrenciler açısından pratik çalışma kitaplarının önemi yadsınamaz. Bu kitaplar, teorik konuların âdeta laboratuvarlarda analiz edildiği eserler niteliğindedir. Kitapta, bu anlayış çerçevesinde teorik idari yargılama hukuku konuları gerçek hayatta karşımıza çıkmış mahkeme kararlarından esinlenilerek hazırlanmış pratik olaylarla analiz edilmeye çalışılmıştır.
Kitabın bu açıdan oldukça özgün bir nitelik taşıdığını belirtmek gerekir. Kitaptaki pratik olayların tamamı, gerçek idari yargı kararlarından yararlanılarak hazırlanmıştır. Varsayımsal olaylar üzerinden, gerçek hayatta gerçekleşme ihtimali bulunmayan hikayeler üzerinden pratik çalışma hazırlama şeklinde bir kolaylığa kaçılmamıştır. Yüzlerce güncel Danıştay ve bölge idare mahkemesi kararı tek tek okunarak, gerçek hayata uygun ve karşılaşılmış olaylar üzerinden pratik olaylar ve sorular hazırlanmaya çalışılmıştır.
Esas alınan Danıştay ve bölge idare mahkemesi kararlarının güncel kararlardan olmasına dikkat edilmiştir. Bu yöntem, idari yargılama hukukunda Danıştay içtihatlarının etkin olması nedeniyle özellikle önem arz etmektedir. Bu yöntem sayesinde Danıştayın güncel içtihatlarının kitaba yansıtılması da mümkün olabilmiştir.
Kitapta ayrıca, idari yargılama hukukunun her ayrıntısına ilişkin sorulardan ziyade uygulamada karşımıza en çok çıkması muhtemel konular üzerinden pratik olaylar hazırlanmaya çalışılmıştır. Fakat pratik olaylar seçilirken maddi hukuk ile usul hukukuna ilişkin konular arasından mümkün olabildiğince geniş bir yelpazeden yararlanılmıştır. Örneğin pratik olaylar hazırlanırken maddi hukuk konuları içerisinden imar, kamulaştırma, kamu görevlileri, idari sorumluluk, idari kolluk, idari yaptırımlar ve kamu ihale hukuku gibi birbirinden farklı, geniş bir yelpaze içerisinden olayların tercih edilmesine özen gösterilmiştir. Böylece gerçek hayata da uygun olarak karşımıza çıkması muhtemel her maddi hukuk konusuna kitapta yer verilmeye çalışılmıştır.
Kitapta yer alan pratik olaylar tamamen gerçek idari yargı kararlarından yararlanılarak hazırlandığından olaylarda yer verilen tarihler, bazen 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu veya ilgili diğer kanunlarda yapılan değişikliklerde olduğu gibi mevzuat değişikliklerinin yapılmış olduğu tarihler öncesine tekabül edebilmektedir. Kitapta, pratik olaylardaki tarihler gözetilmeksizin verilen cevaplarda en son yürürlükte bulunan kanun hükümleri esas alınmış, cevaplar buna göre oluşturulmuştur. Soruların cevaplandırılmasında okuyucuların bu hususa dikkat etmesinde fayda bulunmaktadır.
Kitapta yer verilen pratik olay sorularının her birinde, verilmesi gereken cevapların gerekçeli bir şekilde olması gerektiğine yönelik açıklamalara ayrıca yer verilmemiştir. Bu hususa okuyucuların dikkat etmesinde fayda bulunmaktadır. Bu durum, verilmesi gereken cevapların gerekçesiz olabileceği anlamına gelmemektedir. Tam aksine hukukta gerekçe oldukça önemlidir ve her karar mutlaka bir gerekçeye dayanmak zorundadır. Gerekçesiz karar aslında hukuki bir karar olarak nitelendirilemez. Bu esas, gerçek hayatta karşımıza çıkmakta olan olaylar karşısında örneğin avukat olarak hazırlayacağımız dilekçeler ve hâkim olarak vereceğimiz kararlar açısından da geçerlidir. Bu alışkanlığın, hukuk fakültesi sıralarında kazanılmasında büyük fayda bulunmaktadır. Bu anlayışla, kitapta sorulan her sorunun cevabının okuyucular tarafından gerekçeli bir şekilde cevaplanmasının büyük önemi bulunmaktadır. Kitapta verilen cevaplarda, bu hususa özellikle dikkat edilmeye çalışılmıştır.
Kitabın hazırlanmasında, idari yargılama hukukunun temel konuları gözetilerek bir sıra dâhilinde bölümlendirme yapılmıştır. Bu çerçevede kitap 7 bölümden oluşacak şekilde düzenlenmiş; bu bölümler ise sırasıyla ilk inceleme, iptal davası, tam yargı davası, özel yargılama usulleri, kanun yolları ve idari yargı kararlarının uygulanmaması konularını kapsamıştır. Bu yöntem, öğrencilerimizin idari yargılama hukuku konularını daha kolay ve anlaşılır bir şekilde öğrenmesine hizmet edecektir. Özellikle idari yargılama hukuku dersini yeni almaya başlayan öğrencilerimiz, gördükleri konular itibarıyla bölüm bölüm bu alanın belirli konularına odaklanabilecek ve bu konular hakkında derinlemesine bilgi sahibi olabileceklerdir.
Kitabın en son bölümünde ise ASBÜ Hukuk Fakültesi İdari Yargılama Hukuku Dersi Sınavlarında sorulan sorulara aynen yer verilmiştir. Bu bölüm sayesinde öğrencilerimiz, sınavlarda çıkmış soru ve cevapları görebilecek ve gelecekte girecekleri sınavlara şimdiden daha hazır hâle geleceklerdir.
Bu eserin amacı, öğrencilerimizin meslek hayatlarına başladıklarında idari yargılama hukuku alanında uygulamaya yönelik pratik bilgileri de kazanmış olarak mezun olmalarını sağlamaya ve böylece onları geleceğe şimdiden daha hazır hâle getirmeye bir nebze de olsa katkı sağlayabilmektir. Bu ümitle kitabın hayırlı olması temennisiyle …
İdari yargılama hukukuna ilişkin pratik çalışma kitaplarının sayısı, teorik çalışma kitaplarına nispeten daha azdır. Bunun birçok nedeni olabilir. Bu nedenler bir tarafa idari yargılama hukukunun tam olarak anlaşılması, teorik çalışma kitaplarının yanı sıra pratik çalışma kitaplarının da okunmasıyla mümkün olabilir. Hukuk eğitimi alan öğrenciler açısından pratik çalışma kitaplarının önemi yadsınamaz. Bu kitaplar, teorik konuların âdeta laboratuvarlarda analiz edildiği eserler niteliğindedir. Kitapta, bu anlayış çerçevesinde teorik idari yargılama hukuku konuları gerçek hayatta karşımıza çıkmış mahkeme kararlarından esinlenilerek hazırlanmış pratik olaylarla analiz edilmeye çalışılmıştır.
Kitabın bu açıdan oldukça özgün bir nitelik taşıdığını belirtmek gerekir. Kitaptaki pratik olayların tamamı, gerçek idari yargı kararlarından yararlanılarak hazırlanmıştır. Varsayımsal olaylar üzerinden, gerçek hayatta gerçekleşme ihtimali bulunmayan hikayeler üzerinden pratik çalışma hazırlama şeklinde bir kolaylığa kaçılmamıştır. Yüzlerce güncel Danıştay ve bölge idare mahkemesi kararı tek tek okunarak, gerçek hayata uygun ve karşılaşılmış olaylar üzerinden pratik olaylar ve sorular hazırlanmaya çalışılmıştır.
Esas alınan Danıştay ve bölge idare mahkemesi kararlarının güncel kararlardan olmasına dikkat edilmiştir. Bu yöntem, idari yargılama hukukunda Danıştay içtihatlarının etkin olması nedeniyle özellikle önem arz etmektedir. Bu yöntem sayesinde Danıştayın güncel içtihatlarının kitaba yansıtılması da mümkün olabilmiştir.
Kitapta ayrıca, idari yargılama hukukunun her ayrıntısına ilişkin sorulardan ziyade uygulamada karşımıza en çok çıkması muhtemel konular üzerinden pratik olaylar hazırlanmaya çalışılmıştır. Fakat pratik olaylar seçilirken maddi hukuk ile usul hukukuna ilişkin konular arasından mümkün olabildiğince geniş bir yelpazeden yararlanılmıştır. Örneğin pratik olaylar hazırlanırken maddi hukuk konuları içerisinden imar, kamulaştırma, kamu görevlileri, idari sorumluluk, idari kolluk, idari yaptırımlar ve kamu ihale hukuku gibi birbirinden farklı, geniş bir yelpaze içerisinden olayların tercih edilmesine özen gösterilmiştir. Böylece gerçek hayata da uygun olarak karşımıza çıkması muhtemel her maddi hukuk konusuna kitapta yer verilmeye çalışılmıştır.
Kitapta yer alan pratik olaylar tamamen gerçek idari yargı kararlarından yararlanılarak hazırlandığından olaylarda yer verilen tarihler, bazen 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu veya ilgili diğer kanunlarda yapılan değişikliklerde olduğu gibi mevzuat değişikliklerinin yapılmış olduğu tarihler öncesine tekabül edebilmektedir. Kitapta, pratik olaylardaki tarihler gözetilmeksizin verilen cevaplarda en son yürürlükte bulunan kanun hükümleri esas alınmış, cevaplar buna göre oluşturulmuştur. Soruların cevaplandırılmasında okuyucuların bu hususa dikkat etmesinde fayda bulunmaktadır.
Kitapta yer verilen pratik olay sorularının her birinde, verilmesi gereken cevapların gerekçeli bir şekilde olması gerektiğine yönelik açıklamalara ayrıca yer verilmemiştir. Bu hususa okuyucuların dikkat etmesinde fayda bulunmaktadır. Bu durum, verilmesi gereken cevapların gerekçesiz olabileceği anlamına gelmemektedir. Tam aksine hukukta gerekçe oldukça önemlidir ve her karar mutlaka bir gerekçeye dayanmak zorundadır. Gerekçesiz karar aslında hukuki bir karar olarak nitelendirilemez. Bu esas, gerçek hayatta karşımıza çıkmakta olan olaylar karşısında örneğin avukat olarak hazırlayacağımız dilekçeler ve hâkim olarak vereceğimiz kararlar açısından da geçerlidir. Bu alışkanlığın, hukuk fakültesi sıralarında kazanılmasında büyük fayda bulunmaktadır. Bu anlayışla, kitapta sorulan her sorunun cevabının okuyucular tarafından gerekçeli bir şekilde cevaplanmasının büyük önemi bulunmaktadır. Kitapta verilen cevaplarda, bu hususa özellikle dikkat edilmeye çalışılmıştır.
Kitabın hazırlanmasında, idari yargılama hukukunun temel konuları gözetilerek bir sıra dâhilinde bölümlendirme yapılmıştır. Bu çerçevede kitap 7 bölümden oluşacak şekilde düzenlenmiş; bu bölümler ise sırasıyla ilk inceleme, iptal davası, tam yargı davası, özel yargılama usulleri, kanun yolları ve idari yargı kararlarının uygulanmaması konularını kapsamıştır. Bu yöntem, öğrencilerimizin idari yargılama hukuku konularını daha kolay ve anlaşılır bir şekilde öğrenmesine hizmet edecektir. Özellikle idari yargılama hukuku dersini yeni almaya başlayan öğrencilerimiz, gördükleri konular itibarıyla bölüm bölüm bu alanın belirli konularına odaklanabilecek ve bu konular hakkında derinlemesine bilgi sahibi olabileceklerdir.
Kitabın en son bölümünde ise ASBÜ Hukuk Fakültesi İdari Yargılama Hukuku Dersi Sınavlarında sorulan sorulara aynen yer verilmiştir. Bu bölüm sayesinde öğrencilerimiz, sınavlarda çıkmış soru ve cevapları görebilecek ve gelecekte girecekleri sınavlara şimdiden daha hazır hâle geleceklerdir.
Bu eserin amacı, öğrencilerimizin meslek hayatlarına başladıklarında idari yargılama hukuku alanında uygulamaya yönelik pratik bilgileri de kazanmış olarak mezun olmalarını sağlamaya ve böylece onları geleceğe şimdiden daha hazır hâle getirmeye bir nebze de olsa katkı sağlayabilmektir. Bu ümitle kitabın hayırlı olması temennisiyle …