İki Mustafa Kurtuluş (1881-1923)

Stok Kodu:
9786257496957
Boyut:
16x24
Sayfa Sayısı:
412
Basım Tarihi:
2021-11
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
%10 indirimli
330,00TL
297,00TL
Taksitli fiyat: 9 x 36,30TL
Temin süresi 2-5 gündür.
9786257496957
1199209
İki Mustafa Kurtuluş (1881-1923)
İki Mustafa Kurtuluş (1881-1923)
297.00

“Okuyacağınız bu kitap: Bekirağa Bölüğü zindanlarından Suriye çöllerine sürgüne; Yemen şakileriyle sadece silahla değil akıl ve zekâ
ile amansız mücadeleye, Trablusgarp’a savaşmaya giden kalacak yer bulamayınca sahilde uyumak zorunda kalmaya; Çanakkale'de “bir
hilal uğruna batan güneşler” gibi şarapnele göğsünü siper ederek dünyaya “Çanakkale geçilmez!” i haykırmaya; canı gibi sevdiği genç
eşini ve yeni doğmuş oğlunu (ki oğlunu bir daha görememeyi bile göze alarak) vatan için göreve çağrıldığında, kışın ayazında, er kıyafetiyle dörtyüzelli kilomet reden fazla yürümeye; hilafet taraftarı tarikat zorbalarının vatanseverlerin kafasını kestiği, taşla ezdiği bir çember içinde var olma yok olma mücadelesi vermeye; İdam fermanlarının imzalanmasına; İnönü meydanlarında “milletin makus(ters giden) talihini” değiştirmeye; Ankara hesapları yapanların “ hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır, o satıh bütün vatandır”
şiarıyla hareketle vatanın her karış toprağı Sakarya önlerinde can pahasına savunmaya; ordu zafere giderken “güzel İzmir'i” Belkahve
sırtlarından izlemeye; Mudanya'da, Lozan'da sadece muzaffer bir komutan olmadığını aynı zamanda büyük bir devlet ve siyaset
adamı olduğunu ve nihayetinde kırk yıllık ömürlerinde onca savaş, mücadele ve soruna rağmen, ilmek ilmek zekayla örülü bir istiklal
ve istikbal mücadelesiyle modern Türkiye Cumhuriyeti kuruluş yolculuğunun kısa ve anlamlı öyküsünü anlatmaktadır.”

“Okuyacağınız bu kitap: Bekirağa Bölüğü zindanlarından Suriye çöllerine sürgüne; Yemen şakileriyle sadece silahla değil akıl ve zekâ
ile amansız mücadeleye, Trablusgarp’a savaşmaya giden kalacak yer bulamayınca sahilde uyumak zorunda kalmaya; Çanakkale'de “bir
hilal uğruna batan güneşler” gibi şarapnele göğsünü siper ederek dünyaya “Çanakkale geçilmez!” i haykırmaya; canı gibi sevdiği genç
eşini ve yeni doğmuş oğlunu (ki oğlunu bir daha görememeyi bile göze alarak) vatan için göreve çağrıldığında, kışın ayazında, er kıyafetiyle dörtyüzelli kilomet reden fazla yürümeye; hilafet taraftarı tarikat zorbalarının vatanseverlerin kafasını kestiği, taşla ezdiği bir çember içinde var olma yok olma mücadelesi vermeye; İdam fermanlarının imzalanmasına; İnönü meydanlarında “milletin makus(ters giden) talihini” değiştirmeye; Ankara hesapları yapanların “ hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır, o satıh bütün vatandır”
şiarıyla hareketle vatanın her karış toprağı Sakarya önlerinde can pahasına savunmaya; ordu zafere giderken “güzel İzmir'i” Belkahve
sırtlarından izlemeye; Mudanya'da, Lozan'da sadece muzaffer bir komutan olmadığını aynı zamanda büyük bir devlet ve siyaset
adamı olduğunu ve nihayetinde kırk yıllık ömürlerinde onca savaş, mücadele ve soruna rağmen, ilmek ilmek zekayla örülü bir istiklal
ve istikbal mücadelesiyle modern Türkiye Cumhuriyeti kuruluş yolculuğunun kısa ve anlamlı öyküsünü anlatmaktadır.”

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat