Günümüze kadar insanlık, ya aklın hükmüne ya da dinlerin kutsal saydığı vahiy ve nakillere göre inancını şekilendirmiştir. Akıl daima vahiy ve nakilleri yargılamıştır. Tanrı iradesini hakim kılmak için peygamberlerini kullanır. Basit ve iğrenç siyasiler ise, kendi iradelerini hakim kılmak için tanrıyı kullanırlar. İnsanlığı huzur ve mutluluğa kavuşturmanın yolu varlığı kavramaktan geçer. Varlığı kavramak için insan önce kendi varlığını kavramalıdır.
Günümüze kadar insanlık, ya aklın hükmüne ya da dinlerin kutsal saydığı vahiy ve nakillere göre inancını şekilendirmiştir. Akıl daima vahiy ve nakilleri yargılamıştır. Tanrı iradesini hakim kılmak için peygamberlerini kullanır. Basit ve iğrenç siyasiler ise, kendi iradelerini hakim kılmak için tanrıyı kullanırlar. İnsanlığı huzur ve mutluluğa kavuşturmanın yolu varlığı kavramaktan geçer. Varlığı kavramak için insan önce kendi varlığını kavramalıdır.