İki Yanılsamanın Sonu, günlük haberlerden son iki yüzyılın ve daha öncesinin en derin ve en aydınlatıcı tarihlerine uzanan, büyük ölçüde fetişleştirilmiş iki soyutlama olan “İslam” ve “Batı” arasındaki en tehlikeli yanılsamaları parçalayan cesur, kışkırtıcı ve çığır açan bir eser. Hamid Dabashi bu kitapla, bu iki kavram arasında hayal edilen medeniyet ayrımlarının, çeşitli ve değişken toplulukların yaşadıkları melez deneyimleri açıklamakta nasıl yetersiz kaldığını gösteriyor.
İki Yanılsamanın Sonu, ayrıntılı tarihsel ve güncel analizler aracılığıyla bu küresel kurguyu yaratan motivasyonları açığa çıkarıyor. Dabashi, "Batı"nın nasıl Avrupa Aydınlanması sırasında icat edilen ideolojik bir meta ve medeniyet mantrası olduğunu ve küreselleşmiş kapitalist modernitenin yükselişi için bir merkez üssü olarak hizmet ettiğini gösteriyor. Buna karşılık oryantalist ideologlar da, dünyanın dört bir yanında –Hindistan, Çin, Afrika, Latin Amerika, Orta Doğu– “aşağı medeniyetler” şeklinde aynı derecede hayali soyutlamalar üretti. Sonuç, bir yanda İslamofobi, diğer yanda militan İslamcılık olmak üzere, çağdaş tarihimize yanlış açıklamalar ve hatalı öngörüler getiren bir medeniyet düşmanlığının prototipi olarak "İslam ve Batı" projeksiyonu oldu. Dabashi, bu tehlikeli ilişkiyi ortadan kaldırmanın, tehlikeli yanılsamalarını açığa çıkarıp üstesinden gelmenin ve dünyayı serapların ötesinde hayal etmenin zamanının çoktan geldiğini savunuyor.
İki Yanılsamanın Sonu, son zamanlarda ortaya çıkan en ikonoklastik eleştirel düşünce ve bilim çalışmasıdır ve paylaştığımız dünyanın çok daha özgürleştirici bir hayalî coğrafyasına giden yolu açmaktadır.
İki Yanılsamanın Sonu, günlük haberlerden son iki yüzyılın ve daha öncesinin en derin ve en aydınlatıcı tarihlerine uzanan, büyük ölçüde fetişleştirilmiş iki soyutlama olan “İslam” ve “Batı” arasındaki en tehlikeli yanılsamaları parçalayan cesur, kışkırtıcı ve çığır açan bir eser. Hamid Dabashi bu kitapla, bu iki kavram arasında hayal edilen medeniyet ayrımlarının, çeşitli ve değişken toplulukların yaşadıkları melez deneyimleri açıklamakta nasıl yetersiz kaldığını gösteriyor.
İki Yanılsamanın Sonu, ayrıntılı tarihsel ve güncel analizler aracılığıyla bu küresel kurguyu yaratan motivasyonları açığa çıkarıyor. Dabashi, "Batı"nın nasıl Avrupa Aydınlanması sırasında icat edilen ideolojik bir meta ve medeniyet mantrası olduğunu ve küreselleşmiş kapitalist modernitenin yükselişi için bir merkez üssü olarak hizmet ettiğini gösteriyor. Buna karşılık oryantalist ideologlar da, dünyanın dört bir yanında –Hindistan, Çin, Afrika, Latin Amerika, Orta Doğu– “aşağı medeniyetler” şeklinde aynı derecede hayali soyutlamalar üretti. Sonuç, bir yanda İslamofobi, diğer yanda militan İslamcılık olmak üzere, çağdaş tarihimize yanlış açıklamalar ve hatalı öngörüler getiren bir medeniyet düşmanlığının prototipi olarak "İslam ve Batı" projeksiyonu oldu. Dabashi, bu tehlikeli ilişkiyi ortadan kaldırmanın, tehlikeli yanılsamalarını açığa çıkarıp üstesinden gelmenin ve dünyayı serapların ötesinde hayal etmenin zamanının çoktan geldiğini savunuyor.
İki Yanılsamanın Sonu, son zamanlarda ortaya çıkan en ikonoklastik eleştirel düşünce ve bilim çalışmasıdır ve paylaştığımız dünyanın çok daha özgürleştirici bir hayalî coğrafyasına giden yolu açmaktadır.