Beşeri ilişkilere dair izahatta bulunan ve insanın karar alma ve seçim süreçleriyle ilgilenen iktisat, sosyoloji, psikoloji gibi disiplinlerde rasyonalite üzerine bir tartışma söz konusudur. Bu tartışmanın sebebi ise disiplinler arasında ve hatta aynı disiplin içerisinde dahi rasyonalite anlayışının tekleştirilememesi, ortak bir rasyonalite anlayışında mutabık kalınamamasıdır. Farklı rasyonalite anlayışlarının var olmasının sonucunda, disiplinler arasında ve hatta aynı disiplin içerisinde, beşeri ilişkileri değerlendirme yöntem ve süreçleri farklılık gösterir. İktisat özelinde konuşursak, farklı rasyonalite anlayışlarının var olması, eyleyenin eylemde bulunurken
etkilendiği faktörlerin güdü, zamana ve mekana bağlı hususiyetler, bireysel ve toplumsal etkileşimler farklı şekillerde değerlendirildiği iktisat okullarının ortaya çıkmasına sebep olmuştur. Bu okullar, karar vericinin eylemlerini kendi kabul ettikleri rasyonalite tanımına bağlı olarak yorumlarlar ve iktisadi ilişki ve süreçleri bu yorumlama bağlamında değerlendiriyor, şimdiye ya da geleceğe dair öngörülerde bulunurlar. Nihayetinde rasyonalite anlayışının değişmesi teorik izahın değişmesinde oldukça önemli bir role sahiptir.
Bu çalışma, iktisatta kullanılan farklı rasyonalite tanımlarını ve bu tanımlamaların teorik izaha nasıl bir etkide bulunduğunu, K. Marx, W. S. Jevons ve T. B. Veblen’in insan ve rasyonalite anlayışlarının karşılaştırmalı incelemesiyle ortaya koymaya çalışmaktadır.
Beşeri ilişkilere dair izahatta bulunan ve insanın karar alma ve seçim süreçleriyle ilgilenen iktisat, sosyoloji, psikoloji gibi disiplinlerde rasyonalite üzerine bir tartışma söz konusudur. Bu tartışmanın sebebi ise disiplinler arasında ve hatta aynı disiplin içerisinde dahi rasyonalite anlayışının tekleştirilememesi, ortak bir rasyonalite anlayışında mutabık kalınamamasıdır. Farklı rasyonalite anlayışlarının var olmasının sonucunda, disiplinler arasında ve hatta aynı disiplin içerisinde, beşeri ilişkileri değerlendirme yöntem ve süreçleri farklılık gösterir. İktisat özelinde konuşursak, farklı rasyonalite anlayışlarının var olması, eyleyenin eylemde bulunurken
etkilendiği faktörlerin güdü, zamana ve mekana bağlı hususiyetler, bireysel ve toplumsal etkileşimler farklı şekillerde değerlendirildiği iktisat okullarının ortaya çıkmasına sebep olmuştur. Bu okullar, karar vericinin eylemlerini kendi kabul ettikleri rasyonalite tanımına bağlı olarak yorumlarlar ve iktisadi ilişki ve süreçleri bu yorumlama bağlamında değerlendiriyor, şimdiye ya da geleceğe dair öngörülerde bulunurlar. Nihayetinde rasyonalite anlayışının değişmesi teorik izahın değişmesinde oldukça önemli bir role sahiptir.
Bu çalışma, iktisatta kullanılan farklı rasyonalite tanımlarını ve bu tanımlamaların teorik izaha nasıl bir etkide bulunduğunu, K. Marx, W. S. Jevons ve T. B. Veblen’in insan ve rasyonalite anlayışlarının karşılaştırmalı incelemesiyle ortaya koymaya çalışmaktadır.