İnci Çiçeği, “Genç Kızın Gözyaşı” anlamında kullanılır. Kimi dillerde ise sadece “Gözyaşı Çiçeği” dir. Narindir, nazenindir. Beyazdır... Bembeyaz ve tertemizdir İnci Çiçeği. İncecik dalından aşağı doğru bakan çiçeğin yüzü yere dönüktür. Hatta görenlerin aklına ilk gelen, damlanın akmadan önceki son halidir. Boynu bükük, yere düşmek olan bir damla. Tevazu... tevazu... tevazu... Hz. Fatıma validemiz ise kısacık hayatı boyunca hep hüzün solumuş , hüzün yaşamıştır. Gözyaşları bir an olsun eksik olmamıştır o Cennet karası gözlerinden. Yüreğindekileri süzüp gözlerinden insanlığın sinesine akıtmıştır. Hayatı boyunca başı hep yerde, gururdan, kibirden uzak, olabildiğince mütevazı ve deryalar kadar engin gönüllü, Rasulullah’ın (s.a.v.) biricik gülü, Cennetliklerin hanımefendisi, masmavi gök kadar derin, uçsuz bucaksız sema kadar incedir Fatıma!
İnci Çiçeği, “Genç Kızın Gözyaşı” anlamında kullanılır. Kimi dillerde ise sadece “Gözyaşı Çiçeği” dir. Narindir, nazenindir. Beyazdır... Bembeyaz ve tertemizdir İnci Çiçeği. İncecik dalından aşağı doğru bakan çiçeğin yüzü yere dönüktür. Hatta görenlerin aklına ilk gelen, damlanın akmadan önceki son halidir. Boynu bükük, yere düşmek olan bir damla. Tevazu... tevazu... tevazu... Hz. Fatıma validemiz ise kısacık hayatı boyunca hep hüzün solumuş , hüzün yaşamıştır. Gözyaşları bir an olsun eksik olmamıştır o Cennet karası gözlerinden. Yüreğindekileri süzüp gözlerinden insanlığın sinesine akıtmıştır. Hayatı boyunca başı hep yerde, gururdan, kibirden uzak, olabildiğince mütevazı ve deryalar kadar engin gönüllü, Rasulullah’ın (s.a.v.) biricik gülü, Cennetliklerin hanımefendisi, masmavi gök kadar derin, uçsuz bucaksız sema kadar incedir Fatıma!