Eserin mevzuu Ceyli Hz. nin şu az ve öz cümlesinde ifadesini bulur:
— Yüce Hakk’ı bilip anlama ile ilgili işlerdir.. Mülk ve melekut alemini anlamaya yarayan mevzulardır..
İnsanın bu aleme gelişinden murad, yaratanını bilmektir. İman yolu ile bildiğini, şehadet mertebesinde görmektir. Bu, onun için imanda kemaldir.
Ceyli Hz. nin şu cümlesini burada hatırlatmayı uygun buluruz:
— .. Bu kitaba, Kur’an ve Resulüllah S.A.V. efendimizin sünneti ile teyid edilmeyen hiç bir şeyi almadım.
İş anlatıldığı gibi olunca; bu esere bakıp okuyandan bir dileğim var: Şayet Kur’an-ı Kerim veya hadis-i şerif dışında bir sözümü görürse.. onunla amel etmeyi bıraksın.. Ve o, sözün, benim kasdım olmadığına, ayet-i kerime ve hadis-i şerifin mana mefhumu içinde olduğuna inanıp teslim olsun; inkar etmesin.
Taa, Allah-ü Taala, o mana yolunda kendisine bir kapı açıncaya kadar..
Babadan bahtiyar olup, saadeti bulan o kimsedir ki: Bu kitabı okur.. Okuyamazsa, onu okumak için tahsili yoluna koşar.
Allah.. Hak söyler.
Bu yola hidayeti nasib eden Allah’tır..
Bu eserin de bir iki tercümesi yapılmıştır. Bunlar, yakın zamanlarda yapılmasına rağmen, istifadeden uzaktır. Bazısı vukufsuzdur. Bazısı eksiktir. Tetkik ettiklerimiz arasında zamanımızda bize yeterli tam tercümesini göremedik..
Ancak, yine bu yolda hizmetlerinden dolayı, hepsini şükranla karşılarız. Ancak, verilen manevi vazife ve tekamülü nazara alarak:
— Şimdiye kadar yapılan tercümelerin en iyisi budur..
Diyebilirsiniz. Yüce Allah, bize nasib etti.. Ona hamd ederiz. Bunu bir tahdis-i nimet olarak anlatmamızda mahzur yoktur.
Çünkü, Allah-ü Taala:
— “Rabbın nimetini anlat.” (Duha, 93/11)
Emrini vermiştir. Bu emri yerine getirme şerefini de biliriz.
Eserin mevzuu Ceyli Hz. nin şu az ve öz cümlesinde ifadesini bulur:
— Yüce Hakk’ı bilip anlama ile ilgili işlerdir.. Mülk ve melekut alemini anlamaya yarayan mevzulardır..
İnsanın bu aleme gelişinden murad, yaratanını bilmektir. İman yolu ile bildiğini, şehadet mertebesinde görmektir. Bu, onun için imanda kemaldir.
Ceyli Hz. nin şu cümlesini burada hatırlatmayı uygun buluruz:
— .. Bu kitaba, Kur’an ve Resulüllah S.A.V. efendimizin sünneti ile teyid edilmeyen hiç bir şeyi almadım.
İş anlatıldığı gibi olunca; bu esere bakıp okuyandan bir dileğim var: Şayet Kur’an-ı Kerim veya hadis-i şerif dışında bir sözümü görürse.. onunla amel etmeyi bıraksın.. Ve o, sözün, benim kasdım olmadığına, ayet-i kerime ve hadis-i şerifin mana mefhumu içinde olduğuna inanıp teslim olsun; inkar etmesin.
Taa, Allah-ü Taala, o mana yolunda kendisine bir kapı açıncaya kadar..
Babadan bahtiyar olup, saadeti bulan o kimsedir ki: Bu kitabı okur.. Okuyamazsa, onu okumak için tahsili yoluna koşar.
Allah.. Hak söyler.
Bu yola hidayeti nasib eden Allah’tır..
Bu eserin de bir iki tercümesi yapılmıştır. Bunlar, yakın zamanlarda yapılmasına rağmen, istifadeden uzaktır. Bazısı vukufsuzdur. Bazısı eksiktir. Tetkik ettiklerimiz arasında zamanımızda bize yeterli tam tercümesini göremedik..
Ancak, yine bu yolda hizmetlerinden dolayı, hepsini şükranla karşılarız. Ancak, verilen manevi vazife ve tekamülü nazara alarak:
— Şimdiye kadar yapılan tercümelerin en iyisi budur..
Diyebilirsiniz. Yüce Allah, bize nasib etti.. Ona hamd ederiz. Bunu bir tahdis-i nimet olarak anlatmamızda mahzur yoktur.
Çünkü, Allah-ü Taala:
— “Rabbın nimetini anlat.” (Duha, 93/11)
Emrini vermiştir. Bu emri yerine getirme şerefini de biliriz.