İnsanlara Alışmayın

Stok Kodu:
9786259496238
Boyut:
13.5x19.5
Sayfa Sayısı:
248
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2024-11
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
%24 indirimli
220,00TL
167,20TL
Taksitli fiyat: 9 x 20,44TL
Temin süresi 2-5 gündür.
9786259496238
1354253
İnsanlara Alışmayın
İnsanlara Alışmayın
167.20

"Sahi bir gün kendinle karşılaşmak hayaline tutulursan; insanlara olan alışkanlığını, muhtemel bağımlılığını bir kenara koyup benimle ateşi izler ve bulutlara hayret eder misin sadece?"
Okurken içinde yazarın yıllar önce sorduğu bu soruyu gibi pek çok soru bulacağınız bu kitap, yazarın zaman akarken inatla kendine sakladığı, insanlara teslim etmediği ve hâlâ ne zırıl olduğunu anlamaya çalıştığı ben’lerin birikmiş yazılarından oluşmuş bir sofra.
Terapi odalarında ister anlatan ister dinleyen olun hep ben’e ulaşmak değil midir derdimiz, size sorar ve bu aleni dert etmemize içten içe gülümseyerek diler gibi düşünse de “evet, onlara da alışmayın” diyor yazılarında.
İnsanlara alışmayı; alışmak, uyuşmak, uyumlanmaya, uyumlanmaktan da uyubelirmeye sebep olan bir etkileşim; silik ama rahatsız edici bir eylem dizisi olarak düşünüyor. “İnsanlara alışmak onlara katlanmayı öğretir” cümlesini tekrar eden yazar, katlanmanın nihayetinde uyubelmeye vardığını ve insanlık hali olarak bunun çok doğal olduğunu bilir. Ama şikâyet etmeye de hakkı vardır!
Bunu hiç kimseyi ya da kendi varlığını yadsıyarak değil, bilakis bu yolculuğun en başında (birkaç tanesi biraz gölgede kalmışsa da) hepsi ben olan yazıların bütününden “yaşanmış bir ben” olarak bir hikâye sunar. Ve sizinle kendini, kendinizde sizi, kendimizde bizi karşılaşmaya çağırır.
Yazar en’lerle karşılaşırken kendi ben’lerinize de göz kırpmanız ve gülümseyebilmeniz umuduyla…

"Sahi bir gün kendinle karşılaşmak hayaline tutulursan; insanlara olan alışkanlığını, muhtemel bağımlılığını bir kenara koyup benimle ateşi izler ve bulutlara hayret eder misin sadece?"
Okurken içinde yazarın yıllar önce sorduğu bu soruyu gibi pek çok soru bulacağınız bu kitap, yazarın zaman akarken inatla kendine sakladığı, insanlara teslim etmediği ve hâlâ ne zırıl olduğunu anlamaya çalıştığı ben’lerin birikmiş yazılarından oluşmuş bir sofra.
Terapi odalarında ister anlatan ister dinleyen olun hep ben’e ulaşmak değil midir derdimiz, size sorar ve bu aleni dert etmemize içten içe gülümseyerek diler gibi düşünse de “evet, onlara da alışmayın” diyor yazılarında.
İnsanlara alışmayı; alışmak, uyuşmak, uyumlanmaya, uyumlanmaktan da uyubelirmeye sebep olan bir etkileşim; silik ama rahatsız edici bir eylem dizisi olarak düşünüyor. “İnsanlara alışmak onlara katlanmayı öğretir” cümlesini tekrar eden yazar, katlanmanın nihayetinde uyubelmeye vardığını ve insanlık hali olarak bunun çok doğal olduğunu bilir. Ama şikâyet etmeye de hakkı vardır!
Bunu hiç kimseyi ya da kendi varlığını yadsıyarak değil, bilakis bu yolculuğun en başında (birkaç tanesi biraz gölgede kalmışsa da) hepsi ben olan yazıların bütününden “yaşanmış bir ben” olarak bir hikâye sunar. Ve sizinle kendini, kendinizde sizi, kendimizde bizi karşılaşmaya çağırır.
Yazar en’lerle karşılaşırken kendi ben’lerinize de göz kırpmanız ve gülümseyebilmeniz umuduyla…

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat