İşitme Yetersizliği ve Görme Yetersizliği Olan Çocuklar ve Eğitimleri
Çocuklar, doğumdan itibaren birçok bilgiyi işitme ve görme duyularını kullanarak öğrenirler. Özellikle bebeklik döneminde görülen duyusal yetersizlik, çocuğun bilişsel, sosyal, dil ve motor alanlarındaki gelişimini olumsuz yönde etkileyebilmektedir. Bebeklik döneminden yetişkinliğe doğru giden süreçte yapılacak nitelikli uygulamalar, duyusal yetersizliğin yarattığı sınırlılıkların olumsuz etkilerini en aza indirerek, çocukların gelişim ve akademik alanlarına önemli katkıda bulunmaktadır.Kapsayıcı bir bakış açısıyla ve güncel bilgiler doğrultusunda on dört bölüm olarak hazırlanan İşitme Yetersizliği ve Görme Yetersizliği Olan Çocuklar ve Eğitimleri kitabının ilk yedi bölümünde işitme yetersizliğine, sonraki yedi bölümünde ise görme yetersizliğine ilişkin konular ele alınmıştır. Alt bölümler genel olarak işitme ve görme yetersizliği alanlarında temel konular, tarama çalışmaları, tanı ve değerlendirme süreçleri, müdahale yaklaşımları, sosyal beceri, okuma yazma, aile eğitimi ve genişletilmiş müfredat uygulamaları, eğitim ortamları, program ve materyale yönelik öğretimsel düzenlemeler ile iş birliği süreçlerini kapsamaktadır.
İşitme yetersizliğini ve görme yetersizliğini farklı yönleriyle ele alan bu kitap, özel eğitim öğretmenlerine, işitme engelliler, görme engelliler öğretmenlerine, odyologlara, dil ve konuşma terapistlerine, kaynaştırma öğrencilerine eğitim veren sınıf öğretmenleri ve branş öğretmenlerine, özel eğitim, işitme engelliler, görme engelliler, odyoloji, dil ve konuşma terapistliği lisans ve yüksek lisans öğrencilerine, bu alanda akademik çalışma yapacak araştırmacılara, işitme yetersizliği ve görme yetersizliği olan çocukların ailelerine katkı sağlayacaktır. Farklı üniversiteler ve farklı uzmanlık alanlarından akademisyenler tarafından hazırlanan çok boyutlu ve zengin içeriği ile bu kitap, öğrenciler, akademisyen ve konuya ilgi duyan tüm bireyler için temel referans kaynaklarından biri olmaya adaydır.
Çocuklar, doğumdan itibaren birçok bilgiyi işitme ve görme duyularını kullanarak öğrenirler. Özellikle bebeklik döneminde görülen duyusal yetersizlik, çocuğun bilişsel, sosyal, dil ve motor alanlarındaki gelişimini olumsuz yönde etkileyebilmektedir. Bebeklik döneminden yetişkinliğe doğru giden süreçte yapılacak nitelikli uygulamalar, duyusal yetersizliğin yarattığı sınırlılıkların olumsuz etkilerini en aza indirerek, çocukların gelişim ve akademik alanlarına önemli katkıda bulunmaktadır.Kapsayıcı bir bakış açısıyla ve güncel bilgiler doğrultusunda on dört bölüm olarak hazırlanan İşitme Yetersizliği ve Görme Yetersizliği Olan Çocuklar ve Eğitimleri kitabının ilk yedi bölümünde işitme yetersizliğine, sonraki yedi bölümünde ise görme yetersizliğine ilişkin konular ele alınmıştır. Alt bölümler genel olarak işitme ve görme yetersizliği alanlarında temel konular, tarama çalışmaları, tanı ve değerlendirme süreçleri, müdahale yaklaşımları, sosyal beceri, okuma yazma, aile eğitimi ve genişletilmiş müfredat uygulamaları, eğitim ortamları, program ve materyale yönelik öğretimsel düzenlemeler ile iş birliği süreçlerini kapsamaktadır.
İşitme yetersizliğini ve görme yetersizliğini farklı yönleriyle ele alan bu kitap, özel eğitim öğretmenlerine, işitme engelliler, görme engelliler öğretmenlerine, odyologlara, dil ve konuşma terapistlerine, kaynaştırma öğrencilerine eğitim veren sınıf öğretmenleri ve branş öğretmenlerine, özel eğitim, işitme engelliler, görme engelliler, odyoloji, dil ve konuşma terapistliği lisans ve yüksek lisans öğrencilerine, bu alanda akademik çalışma yapacak araştırmacılara, işitme yetersizliği ve görme yetersizliği olan çocukların ailelerine katkı sağlayacaktır. Farklı üniversiteler ve farklı uzmanlık alanlarından akademisyenler tarafından hazırlanan çok boyutlu ve zengin içeriği ile bu kitap, öğrenciler, akademisyen ve konuya ilgi duyan tüm bireyler için temel referans kaynaklarından biri olmaya adaydır.