Recep Şentürk’ün ilk çalışması olan bu kitap, modern Batı toplumunda sosyolojinin üstlendiği vazifeyi Müslüman Türk toplumunda bir toplumsal bilim olarak fıkhın gördüğünü dile getiriyor; fıkıh ile sosyoloji arasındaki farkın epistemolojik ve metodolojik düzlemlerde derinlemesine bir analizini sunuyor. Türk modernleşmesinin önemli bir uğrağı olan İkinci Meşrutiyet döneminde Ziya Gökalp ve İzmirli İsmail Hakkı gibi düşünürlerimizin katıldığı “İçtimai Usul-i Fıkıh” tartışmasının temel metinlerini de içeren kitap ayrıca sosyolojinin iki İslam ülkesi Türkiye ve Mısır’daki serüvenlerini karşılaştırmalı olarak inceliyor.
Recep Şentürk’ün ilk çalışması olan bu kitap, modern Batı toplumunda sosyolojinin üstlendiği vazifeyi Müslüman Türk toplumunda bir toplumsal bilim olarak fıkhın gördüğünü dile getiriyor; fıkıh ile sosyoloji arasındaki farkın epistemolojik ve metodolojik düzlemlerde derinlemesine bir analizini sunuyor. Türk modernleşmesinin önemli bir uğrağı olan İkinci Meşrutiyet döneminde Ziya Gökalp ve İzmirli İsmail Hakkı gibi düşünürlerimizin katıldığı “İçtimai Usul-i Fıkıh” tartışmasının temel metinlerini de içeren kitap ayrıca sosyolojinin iki İslam ülkesi Türkiye ve Mısır’daki serüvenlerini karşılaştırmalı olarak inceliyor.