İslam tarihinde gayrimüslimlerle münasebetler, Allah'ın (cc): "Ey bürünen, kalk artık inzar et" emri üzerine Resulullah'ın (sav) İslam’ı tebliğe başladığı gün başlamıştır, denebilir. O günden itibaren Hz. Peygamber'in (sav) dár-i bekaya irtihaline kadar, inen ayet-i kerimeler ve Resulullah’ın (sav) sünnetiyle, komşuluktan selamlaşmaya, savaştan sulha, nikahtan mirasa pek çok konuda gayrimüslimlerle münasebetlerin esasları belirlenmiştir. Müteakip zamanlarda da Hulefa-i Râşidin başta olmak üzere fakihlerin içtihatlarıyla zenginleşen ilgili hükümler fıkıh kaynaklarındaki yerini almıştır. Bu ilişkileri kısaca fertler ve devletlerarası münasebetler olmak üzere iki ana başlık altında toplamak mümkündür. Her iki seviyedeki münasebetlerin hükümlerinin fıkıh kaynaklarında ayrıntılı şekilde ele alındığı ehline malumdur. Bunları bilmek bir Müslüman için elbette her zaman çok önemli olmakla beraber, ferdi münasebetlerin daha da arttığı günümüzde ilgili hükümleri bilmesi daha da önem arz etmektedir.
Bu çalışmada ferdi münasebetlerden sayılan ve fıkıh kaynaklarının çeşitli bölümlerinde yer alan irili ufaklı yüzden fazla meseleyi ele aldım. Hemen her birinde ihtilaf bulunan bu konuları delilleri ile birlikte arz etmeye çalıştım. Söz konusu ihtilaflar karşısında zihin karışıklığı yaşayan okuyucuya yardımcı olur düşüncesiyle bazı konularda daha doğru olduğu kana- atine vardığım görüşü belirtmeye çalıştım. Şüphesiz en doğrusunu Allah (cc) bili
Aslı Arapça olan bu çalışmanın hazırlanmasında danışmanım olan ve daha mükemmel olması için hiçbir yardımı esirgemeyen Mekke Ümmü'l-Kura Üniversitesi öğretim üyesi hocam merhum Ahmed Abdürrezzák el-Kubeysi'ye Yüce Mevla'dan rahmet dilerken, kitabın tashihini ve editörlüğünü yapan oğlum Muhammet Emin Efe'ye, diğer emeği geçenlere ve kitabin neşredilmesi için yardımcı olan Ravza Yayınevi sahibi Mustafa Kasadar Bey'e teşekkür ederim.
İslam tarihinde gayrimüslimlerle münasebetler, Allah'ın (cc): "Ey bürünen, kalk artık inzar et" emri üzerine Resulullah'ın (sav) İslam’ı tebliğe başladığı gün başlamıştır, denebilir. O günden itibaren Hz. Peygamber'in (sav) dár-i bekaya irtihaline kadar, inen ayet-i kerimeler ve Resulullah’ın (sav) sünnetiyle, komşuluktan selamlaşmaya, savaştan sulha, nikahtan mirasa pek çok konuda gayrimüslimlerle münasebetlerin esasları belirlenmiştir. Müteakip zamanlarda da Hulefa-i Râşidin başta olmak üzere fakihlerin içtihatlarıyla zenginleşen ilgili hükümler fıkıh kaynaklarındaki yerini almıştır. Bu ilişkileri kısaca fertler ve devletlerarası münasebetler olmak üzere iki ana başlık altında toplamak mümkündür. Her iki seviyedeki münasebetlerin hükümlerinin fıkıh kaynaklarında ayrıntılı şekilde ele alındığı ehline malumdur. Bunları bilmek bir Müslüman için elbette her zaman çok önemli olmakla beraber, ferdi münasebetlerin daha da arttığı günümüzde ilgili hükümleri bilmesi daha da önem arz etmektedir.
Bu çalışmada ferdi münasebetlerden sayılan ve fıkıh kaynaklarının çeşitli bölümlerinde yer alan irili ufaklı yüzden fazla meseleyi ele aldım. Hemen her birinde ihtilaf bulunan bu konuları delilleri ile birlikte arz etmeye çalıştım. Söz konusu ihtilaflar karşısında zihin karışıklığı yaşayan okuyucuya yardımcı olur düşüncesiyle bazı konularda daha doğru olduğu kana- atine vardığım görüşü belirtmeye çalıştım. Şüphesiz en doğrusunu Allah (cc) bili
Aslı Arapça olan bu çalışmanın hazırlanmasında danışmanım olan ve daha mükemmel olması için hiçbir yardımı esirgemeyen Mekke Ümmü'l-Kura Üniversitesi öğretim üyesi hocam merhum Ahmed Abdürrezzák el-Kubeysi'ye Yüce Mevla'dan rahmet dilerken, kitabın tashihini ve editörlüğünü yapan oğlum Muhammet Emin Efe'ye, diğer emeği geçenlere ve kitabin neşredilmesi için yardımcı olan Ravza Yayınevi sahibi Mustafa Kasadar Bey'e teşekkür ederim.