Tarih boyunca, salgın hastalıkların adları ve etki alanları farklı olsa da büyük toplumsal yıkımlara neden olan küresel salgınların ekonomik, siyasi ve sosyal etkileri olmuştur. 2020 yılı başından itibaren dünya genelinde tüm insanların deneyimlediği Covid-19 pandemisi yaşamın her alanını etkilemiş; elbette iş dünyasını da önemli biçimde değiştirmiştir. Bu pandemi işletmelerdeki çalışanlardan küresel piyasalara kadar geniş çaplı etkileri olan bir salgın olarak kabul edilmektedir. Salgın döneminde önlem amacıyla ortaya çıkan mevcut düzenlemeler geçici bir süreç gibi algılansa da salgın sonrası belirsizliklerin dünya geneli için yeni bir düzen ve sistem anlamına geldiği tartışılmaktadır. Bu nedenle, “yeni normal” olarak tanımlanan söz konusu süreçte, işletmeleri, iş dünyasını ve çalışanları nelerin beklediğinin ortaya konulması ile bu krizin özellikle organizasyonel işlevler üzerindeki etkisini kapsamlı bir çerçevede anlamak önemlidir. Bu doğrultuda, kitabın misyonu, pandeminin ortaya çıkardığı değişimi ve bu değişime sürdürülebilirlik gayesiyle adapte olmak zorunda kalan işletmelerin uygulamalarının incelenmesi yanında, salgın öncesi mevcut olan yeni teknolojilerin ve paradigmaların işletmeler üzerindeki etkilerini de işlevler bazında ortaya koymaktır. Bu kapsamda, kitapta; strateji, örgüt teorisi, insan kaynakları, pazarlama ve finans konularında uzman değerli akademisyenler ile sektör uygulamalarına vakıf uzmanların görüşlerine yer verilmiştir.
Tarih boyunca, salgın hastalıkların adları ve etki alanları farklı olsa da büyük toplumsal yıkımlara neden olan küresel salgınların ekonomik, siyasi ve sosyal etkileri olmuştur. 2020 yılı başından itibaren dünya genelinde tüm insanların deneyimlediği Covid-19 pandemisi yaşamın her alanını etkilemiş; elbette iş dünyasını da önemli biçimde değiştirmiştir. Bu pandemi işletmelerdeki çalışanlardan küresel piyasalara kadar geniş çaplı etkileri olan bir salgın olarak kabul edilmektedir. Salgın döneminde önlem amacıyla ortaya çıkan mevcut düzenlemeler geçici bir süreç gibi algılansa da salgın sonrası belirsizliklerin dünya geneli için yeni bir düzen ve sistem anlamına geldiği tartışılmaktadır. Bu nedenle, “yeni normal” olarak tanımlanan söz konusu süreçte, işletmeleri, iş dünyasını ve çalışanları nelerin beklediğinin ortaya konulması ile bu krizin özellikle organizasyonel işlevler üzerindeki etkisini kapsamlı bir çerçevede anlamak önemlidir. Bu doğrultuda, kitabın misyonu, pandeminin ortaya çıkardığı değişimi ve bu değişime sürdürülebilirlik gayesiyle adapte olmak zorunda kalan işletmelerin uygulamalarının incelenmesi yanında, salgın öncesi mevcut olan yeni teknolojilerin ve paradigmaların işletmeler üzerindeki etkilerini de işlevler bazında ortaya koymaktır. Bu kapsamda, kitapta; strateji, örgüt teorisi, insan kaynakları, pazarlama ve finans konularında uzman değerli akademisyenler ile sektör uygulamalarına vakıf uzmanların görüşlerine yer verilmiştir.