İstanbul’da Üç Yıl, Cilt 2 - Türklerin Örf ve Adetleri, 1841-1844

Stok Kodu:
9786051052250
Boyut:
16x21
Sayfa Sayısı:
284
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2024-01
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
1. Hamur
Kategori:
%22 indirimli
340,00TL
265,20TL
Taksitli fiyat: 9 x 32,41TL
Temin süresi 2-5 gündür.
9786051052250
1320699
İstanbul’da Üç Yıl, Cilt 2 - Türklerin Örf ve Adetleri, 1841-1844
İstanbul’da Üç Yıl, Cilt 2 - Türklerin Örf ve Adetleri, 1841-1844
265.20

Charles White (1793-1861) Eton Koleji’nden 1805’te mezun olduktan sonra orduya katıldı. 1830-31 arasında sekreterliğini yaptığı Lord Ponsoby 1832’de Britanya’nın Osmanlı İmparatorluğu elçiliğine atandı. White onun elçiliği sırasında 1841’de İstanbul’a geldi ve Telegraph gazetesi muhabiri olarak kentte üç yıl kaldı. Three Years in Constantinople; or, Domestic Manners of the Turks in 1844 (İstanbul’da Üç Yıl; veya, Türklerin Örf ve Adetleri) adlı kitabı bu uzun ikameti sırasında edindiği bilgi ve izlenimlerin ürünüdür. White böyle bir eseri yazma ihtiyacını neden duyduğunu birçok Batılı seyyahın eserlerinden söz ederek şöyle aktarıyor: “... sözünü ettiğimiz bu yazarların çalışmaları Osmanlı payitahtındaki yaygın örf ve âdetlere pek az ışık tutmaktadır... Öte yandan modern seyahatname yazarlarının aktardıkları bilgilerin nerdeyse tümü ya romantizm sınırına dayanan bir üslupla ya da öylesine abartılı ve göz boyar biçimde anlatılmıştır ki, yabancıları aydınlatmaktan çok onları yanıltır. Dolayısıyla İstanbul’a gelen yabancıların çoğu, yerel âdetlerin nerelerden kaynaklandığı, anlamları ve tam olarak ne oldukları konusunda tam bir cehalet içindedir; kitaplardan ya da onlara yardımcı olanlardan doğru açıklamalar alamadıkları için de geldikleri gibi giderler, ama bir farkla; alelacele yaptıkları gözlemler ve edindikleri yanlış bilgilerden ötürü ve Türk halkının savunulması mümkün olmayan zaaflarıyla iyi nitelikleri arasında hiçbir ayırım yapmadıkları için çoğu kez farklı siyasal çıkarlar ve dini antipatilerin körüklediği geçmişten gelen önyargılara yeni yanlış anlamalar ekleyerek ayrılırlar.” Charles White üç ciltlik dev eserinin ikinci cildinde şekerciler, sakalar, sukemerleri, zücaciyeciler, hanlar, manifaturacılar, kuyumcular, miskçiler, pabuççular, nakışçılar, halıcılar, çıkrıkçılar, çubukçular, sahaflar, kütüphaneler, kâğıtçılar, cevahir bedesteni, sandal bedesteni, kürkçüler çarşısı, köle pazarı ve kölelerin durumu gibi konuları işlerken, ilk ciltte de yaptığı gibi halk arasında dolaşan söylenti ve hikâyeleri aktarmayı da ihmal etmiyor.

Charles White (1793-1861) Eton Koleji’nden 1805’te mezun olduktan sonra orduya katıldı. 1830-31 arasında sekreterliğini yaptığı Lord Ponsoby 1832’de Britanya’nın Osmanlı İmparatorluğu elçiliğine atandı. White onun elçiliği sırasında 1841’de İstanbul’a geldi ve Telegraph gazetesi muhabiri olarak kentte üç yıl kaldı. Three Years in Constantinople; or, Domestic Manners of the Turks in 1844 (İstanbul’da Üç Yıl; veya, Türklerin Örf ve Adetleri) adlı kitabı bu uzun ikameti sırasında edindiği bilgi ve izlenimlerin ürünüdür. White böyle bir eseri yazma ihtiyacını neden duyduğunu birçok Batılı seyyahın eserlerinden söz ederek şöyle aktarıyor: “... sözünü ettiğimiz bu yazarların çalışmaları Osmanlı payitahtındaki yaygın örf ve âdetlere pek az ışık tutmaktadır... Öte yandan modern seyahatname yazarlarının aktardıkları bilgilerin nerdeyse tümü ya romantizm sınırına dayanan bir üslupla ya da öylesine abartılı ve göz boyar biçimde anlatılmıştır ki, yabancıları aydınlatmaktan çok onları yanıltır. Dolayısıyla İstanbul’a gelen yabancıların çoğu, yerel âdetlerin nerelerden kaynaklandığı, anlamları ve tam olarak ne oldukları konusunda tam bir cehalet içindedir; kitaplardan ya da onlara yardımcı olanlardan doğru açıklamalar alamadıkları için de geldikleri gibi giderler, ama bir farkla; alelacele yaptıkları gözlemler ve edindikleri yanlış bilgilerden ötürü ve Türk halkının savunulması mümkün olmayan zaaflarıyla iyi nitelikleri arasında hiçbir ayırım yapmadıkları için çoğu kez farklı siyasal çıkarlar ve dini antipatilerin körüklediği geçmişten gelen önyargılara yeni yanlış anlamalar ekleyerek ayrılırlar.” Charles White üç ciltlik dev eserinin ikinci cildinde şekerciler, sakalar, sukemerleri, zücaciyeciler, hanlar, manifaturacılar, kuyumcular, miskçiler, pabuççular, nakışçılar, halıcılar, çıkrıkçılar, çubukçular, sahaflar, kütüphaneler, kâğıtçılar, cevahir bedesteni, sandal bedesteni, kürkçüler çarşısı, köle pazarı ve kölelerin durumu gibi konuları işlerken, ilk ciltte de yaptığı gibi halk arasında dolaşan söylenti ve hikâyeleri aktarmayı da ihmal etmiyor.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat