“Bunlar, tarihten çıkarılmış küçük küçük sahneler, portrelerdir. Modeller hakikidir, şahıslar uydurma değildir. Hadiseler, yazdığım gibi cereyan etmiştir. Fakat bunlar, bir fotoğrafla çekilmiş değil, fırça ve boya veyahut kalemle yapılmış resimlerdir. Öyle zannediyorum ki bu resimler, gençler ve halk için faydalı olabileceği gibi ‘cemiyet ilmi’nin de işine yarayabilecektir.”
Osmanlı İstanbulu’nun düzenini belki de en iyi anlatan üç kitap bir arada... Reşad Ekrem yeniçeriler, anlı şanlı tulumbacılar, çeşit çeşit esnafla yine dopdolu, renkli, ilgiyle okunan bir panorama seriyor gözlerimizin önümüze.
Reşad Ekrem Koçu’nun kıymetli tarih bilgisi hikâyeciliğiyle bir kez daha İstanbul’un Sahipleri’nde buluşuyor.
“Bunlar, tarihten çıkarılmış küçük küçük sahneler, portrelerdir. Modeller hakikidir, şahıslar uydurma değildir. Hadiseler, yazdığım gibi cereyan etmiştir. Fakat bunlar, bir fotoğrafla çekilmiş değil, fırça ve boya veyahut kalemle yapılmış resimlerdir. Öyle zannediyorum ki bu resimler, gençler ve halk için faydalı olabileceği gibi ‘cemiyet ilmi’nin de işine yarayabilecektir.”
Osmanlı İstanbulu’nun düzenini belki de en iyi anlatan üç kitap bir arada... Reşad Ekrem yeniçeriler, anlı şanlı tulumbacılar, çeşit çeşit esnafla yine dopdolu, renkli, ilgiyle okunan bir panorama seriyor gözlerimizin önümüze.
Reşad Ekrem Koçu’nun kıymetli tarih bilgisi hikâyeciliğiyle bir kez daha İstanbul’un Sahipleri’nde buluşuyor.