Bu çalışmada, iş ilişkisi içinde zayıf taraf olarak bağımlı şekilde edimlerini ifa eden işçilerin kişisel verilerinin korunması amacıyla işverenin yükümlülükleri, iş ve hizmet ilişkisi ile kişisel verilerin korunması alanının kendine has özellikleri göz önüne alınarak ele alınmıştır.
Çalışmanın ilk bölümünde, kişisel verilerin korunması alanındaki ulusal hukuki düzenlemeler ve önemli nitelikteki uluslararası düzenlemeler incelenmiştir. İkinci bölümde, işverenin kişisel verileri koruma yükümlülüğüne ilişkin olarak aday işçilikten başlayarak, işçi-işveren arasında mahkemeye taşınan bir çekişme olması ihtimali de dahil olmak üzere, özellik arz eden kişisel veri işleme halleri ele alınmıştır. Üçüncü ve son bölümde ise, işverenin kişisel verileri koruma yükümlülüğünü ihlal etmesi durumunda hukuki başvuru yolları incelenmiştir. İlgili konular, öğretideki yorumlar, mahkeme ve idari kararlar ile Avrupa Birliği Genel Veri Koruma Tüzüğü gibi uluslararası kaynaklar dikkate alınarak değerlendirilmiştir.
Çalışmamızın nihai amacı, işverenlerin kişisel verileri koruma yükümlülüğünü ve bu yükümlülüğün hukuki boyutların ve görünüm hallerini iş ilişkisinin her safhasını dikkate alarak incelemek ve hukuka uygun veri işleme hallerinin şartlarını ortaya koymaya çalışmaktır. Böylece, işçi-işveren ilişkilerinde kişisel verilerin korunması hususunda yaşanan tartışmalara katkı sağlamak ve işçinin kişiliğinin korunmasını önceleyen bir yaklaşımın geliştirilmesine yardımcı olmak hedeflenmektedir.
Bu çalışmada, iş ilişkisi içinde zayıf taraf olarak bağımlı şekilde edimlerini ifa eden işçilerin kişisel verilerinin korunması amacıyla işverenin yükümlülükleri, iş ve hizmet ilişkisi ile kişisel verilerin korunması alanının kendine has özellikleri göz önüne alınarak ele alınmıştır.
Çalışmanın ilk bölümünde, kişisel verilerin korunması alanındaki ulusal hukuki düzenlemeler ve önemli nitelikteki uluslararası düzenlemeler incelenmiştir. İkinci bölümde, işverenin kişisel verileri koruma yükümlülüğüne ilişkin olarak aday işçilikten başlayarak, işçi-işveren arasında mahkemeye taşınan bir çekişme olması ihtimali de dahil olmak üzere, özellik arz eden kişisel veri işleme halleri ele alınmıştır. Üçüncü ve son bölümde ise, işverenin kişisel verileri koruma yükümlülüğünü ihlal etmesi durumunda hukuki başvuru yolları incelenmiştir. İlgili konular, öğretideki yorumlar, mahkeme ve idari kararlar ile Avrupa Birliği Genel Veri Koruma Tüzüğü gibi uluslararası kaynaklar dikkate alınarak değerlendirilmiştir.
Çalışmamızın nihai amacı, işverenlerin kişisel verileri koruma yükümlülüğünü ve bu yükümlülüğün hukuki boyutların ve görünüm hallerini iş ilişkisinin her safhasını dikkate alarak incelemek ve hukuka uygun veri işleme hallerinin şartlarını ortaya koymaya çalışmaktır. Böylece, işçi-işveren ilişkilerinde kişisel verilerin korunması hususunda yaşanan tartışmalara katkı sağlamak ve işçinin kişiliğinin korunmasını önceleyen bir yaklaşımın geliştirilmesine yardımcı olmak hedeflenmektedir.