Ayla Göksel ve Zülfü Livaneli’nin, çok farklı anlamlarda kullandığımız “iyiliğin” yeniden ele alınması, konuşulması, hayatın her alanında kalıcı olması fikrinden yola çıkarak derledikleri İyiliği Düşünmek, iktisattan psikolojiye, dinden sivil toplum kuruluşlarına, gazetecilikten bilime, felsefeden doğaya uzanan geniş bir aralıkta iyiliğin izini sürüyor, iyiliğe farklı açılardan bakıyor. Kitaba katkı sunan Ioanna Kuçuradi, Tanıl Bora, Bekir Ağırdır, Yankı Yazgan, Ahmet İnsel, Hidayet Şefkatli Tuksal, Ömer Madra, Kemal Sayar, Nurcan Baysal, Serdar Tekin, Hakan Altınay, Burcu Karakaş, Mehmet Ali Çalışkan ve Zafer Köse, kendi bakış açılarını aktararak iyiliği tartışırlarken, bizi de başka bir gözle bakarak iyilik ve iyiliğin imkânları üzerine yeniden düşünmeye davet ediyorlar.
“Neye maruz kalacağımızı kendimiz belirleyemezsek bile, insan her durumda bir tercih yapabilir. Kişiliğine, içinde yetiştiği kültüre, inancına, duygularına ya da sadece aklına dayanarak eylemini saptayabilir. Öyleyse, ‘İyilik ve kötülük bir seçimdir, insanın kendi özgür iradesiyle seçtiği bir tutumdur,’ diyebilir miyiz? Bence evet.”
Zülfü Livaneli
Ayla Göksel ve Zülfü Livaneli’nin, çok farklı anlamlarda kullandığımız “iyiliğin” yeniden ele alınması, konuşulması, hayatın her alanında kalıcı olması fikrinden yola çıkarak derledikleri İyiliği Düşünmek, iktisattan psikolojiye, dinden sivil toplum kuruluşlarına, gazetecilikten bilime, felsefeden doğaya uzanan geniş bir aralıkta iyiliğin izini sürüyor, iyiliğe farklı açılardan bakıyor. Kitaba katkı sunan Ioanna Kuçuradi, Tanıl Bora, Bekir Ağırdır, Yankı Yazgan, Ahmet İnsel, Hidayet Şefkatli Tuksal, Ömer Madra, Kemal Sayar, Nurcan Baysal, Serdar Tekin, Hakan Altınay, Burcu Karakaş, Mehmet Ali Çalışkan ve Zafer Köse, kendi bakış açılarını aktararak iyiliği tartışırlarken, bizi de başka bir gözle bakarak iyilik ve iyiliğin imkânları üzerine yeniden düşünmeye davet ediyorlar.
“Neye maruz kalacağımızı kendimiz belirleyemezsek bile, insan her durumda bir tercih yapabilir. Kişiliğine, içinde yetiştiği kültüre, inancına, duygularına ya da sadece aklına dayanarak eylemini saptayabilir. Öyleyse, ‘İyilik ve kötülük bir seçimdir, insanın kendi özgür iradesiyle seçtiği bir tutumdur,’ diyebilir miyiz? Bence evet.”
Zülfü Livaneli