Kaçaklar

Stok Kodu:
9789750408892
Boyut:
13.5x21.5
Sayfa Sayısı:
376
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2022-04
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Kategori:
%15 indirimli
275,00TL
233,75TL
Taksitli fiyat: 9 x 28,57TL
Temin süresi 1-3 gündür.
9789750408892
1235575
Kaçaklar
Kaçaklar
233.75

Alper Akçam son romanı Kaçaklar...'da günümüzün yakıcı bir sorununu kurmacaya taşıyor; iç savaştan kaçan Suriyeli bir işçi ile kocasının şiddetine maruz kalmış ve boşanmak için mücadale veren evin kölesi bir kadının "yasak" aşkını; direnme, emek, çalışma, dayanışma ve toplumun genelgeçerli olumsuz önyargıları gibi temalarla birlikte ele alıyor.

 

Sahibim yoktu çünkü dedim. Okutmadılar da beni... Ne anam sahip çıkardı bana,

ne babam, ne kardeşlerim. Onlara kalsa kocama karşı çıkıyorum diye basarlardı

bana sopayı. Şimdi de beni bulsalar kurşunlarlar belki töremizi yakıp yıktın, bizi

el âleme rezil ettin, evinden kaçıp gittin diye...

Önce bir dünya güzeli komşu çıkageldi; yanımızdaki evine, yıllar sonra...

Konuşmalarıyla, kitaplarıyla o açtı iyice gözümü, dilim onunla değişti. İçimdeki

ses onunla güçlendi, boynum diklendi.

Sonra bir de sahip buldum ben sayın avukatım… Dünyanın en güçlü insanıymış

gibi duran, kazmasını küreğini toprağın bereketli nabzına aşk ile vuran...

Burası şaka canım benim. Gel seni bir öpeyim.

Gel aşkım seni bir öpeyim.. Senin Suriyeli olduğunu söylemedim ama... Sahibim

Suriyelidir demedim! Avukatından sığınma evi yöneticisine, sağcısından

solcusuna bu memleketin insanına Suriyeli dediğinde adamların saçları diken

diken dikeliyor. Sanki Suriyelilerin kendisi istedi iç savaş çıksın diye. Sanki

kendileri istediler evlerinin bombalanmasını… Kendileri istediler ellerine silah

alıp kendi yurttaşlarına, kendi dindaşlarına kurşun sıkmayı…

Neyse güzel erkeğim benim... Bu sana söylediklerimin birçoğunu o avukat

hanıma söylemedim kuşkusuz...

Alper Akçam son romanı Kaçaklar...'da günümüzün yakıcı bir sorununu kurmacaya taşıyor; iç savaştan kaçan Suriyeli bir işçi ile kocasının şiddetine maruz kalmış ve boşanmak için mücadale veren evin kölesi bir kadının "yasak" aşkını; direnme, emek, çalışma, dayanışma ve toplumun genelgeçerli olumsuz önyargıları gibi temalarla birlikte ele alıyor.

 

Sahibim yoktu çünkü dedim. Okutmadılar da beni... Ne anam sahip çıkardı bana,

ne babam, ne kardeşlerim. Onlara kalsa kocama karşı çıkıyorum diye basarlardı

bana sopayı. Şimdi de beni bulsalar kurşunlarlar belki töremizi yakıp yıktın, bizi

el âleme rezil ettin, evinden kaçıp gittin diye...

Önce bir dünya güzeli komşu çıkageldi; yanımızdaki evine, yıllar sonra...

Konuşmalarıyla, kitaplarıyla o açtı iyice gözümü, dilim onunla değişti. İçimdeki

ses onunla güçlendi, boynum diklendi.

Sonra bir de sahip buldum ben sayın avukatım… Dünyanın en güçlü insanıymış

gibi duran, kazmasını küreğini toprağın bereketli nabzına aşk ile vuran...

Burası şaka canım benim. Gel seni bir öpeyim.

Gel aşkım seni bir öpeyim.. Senin Suriyeli olduğunu söylemedim ama... Sahibim

Suriyelidir demedim! Avukatından sığınma evi yöneticisine, sağcısından

solcusuna bu memleketin insanına Suriyeli dediğinde adamların saçları diken

diken dikeliyor. Sanki Suriyelilerin kendisi istedi iç savaş çıksın diye. Sanki

kendileri istediler evlerinin bombalanmasını… Kendileri istediler ellerine silah

alıp kendi yurttaşlarına, kendi dindaşlarına kurşun sıkmayı…

Neyse güzel erkeğim benim... Bu sana söylediklerimin birçoğunu o avukat

hanıma söylemedim kuşkusuz...

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat