Türkiye'de kadın hastalıkları ve doğum uzmanlığı, geçmişte daha çok tercih edilirken, günümüzde ise, doktorların karşılaştığı hukuki problemlerin artması ve yapılan her girişimin daha riskli bir hal alması nedeniyle, tercih sıralamalarında düşüşler yaşanmaktadır. Dünyada ve Türkiye'de en çok dava açılan tıp ana dalı, kadın hastalıkları ve doğumdur. Bu noktada, kadın hastalıkları ve doğum doktorunun uygulamalarındaki, hukuki sorumluluklarının bilinmesi önem taşımaktadır.
Eserde, doktorluk kavramı, doktor olmanın şartları, doktorun diğer sağlık personeli içerisindeki yeri, kadın hastalıkları ve doğum doktoru olmanın şartları ve yabancı ülkelerdeki şartlar, kadın hastalıkları ve doğum doktorunun gerçekleştireceği müdahaleler, kadın hastalıkları ve doğum doktorunun teşhis ve tedavi, aydınlatma, rıza alma, sır saklama, kayıt tutma, sadakat ve özen gösterme yükümlülükleri üzerinde durulmuştur.
Doktrinde ve Yargıtay tarafından kabul edilen doktor ile hasta arasındaki ilişkinin vekalet ilişkisinden kaynaklandığı, doktorun akitten doğan sorumluluğu ve unsurları, hastanın rızasının olmadığı durumlarda vekaletsiz iş görmeden doğan sorumluluğu ve sorumluluğun sonuçları konu edilmiştir. Kadın hastalıkları ve doğum doktorunun sorumluluğu ile ilgili uyuşmazlıklarda Yabancı ve Türk yargı kararları incelenmiştir. Ayrıca, doktorun akitten doğan borcunu gereği gibi ifa etmediği ve ailenin, aile planlaması hakkının ihlal edildiği durumlarda, istenmeden dünyaya gelen sağlıklı veya özürlü çocuğun bakım ve eğitim masraflarının doktordan talep edilip edilmeyeceği hususları, yabancı mahkeme kararlarıyla birlikte değerlendirilmiştir." (Tanıtım Yazısı)
Konu Başlıkları
Doktor ve Kadın Hastalıkları ve Doğum Doktoru Kavramları, Şartları, Kadın Hastalıkları ve Doğum Doktorunun Gerçekleştirdiği Müdahaleler
Kadın Hastalıkları ve Doğum Doktorunun Yükümlülükleri
Kadın Hastalıkları ve Doğum Doktorunun Sorumluluğu, Sorumluluğun Sonuçları, Sınırlandırılması ve Sona Ermesi
Türkiye'de kadın hastalıkları ve doğum uzmanlığı, geçmişte daha çok tercih edilirken, günümüzde ise, doktorların karşılaştığı hukuki problemlerin artması ve yapılan her girişimin daha riskli bir hal alması nedeniyle, tercih sıralamalarında düşüşler yaşanmaktadır. Dünyada ve Türkiye'de en çok dava açılan tıp ana dalı, kadın hastalıkları ve doğumdur. Bu noktada, kadın hastalıkları ve doğum doktorunun uygulamalarındaki, hukuki sorumluluklarının bilinmesi önem taşımaktadır.
Eserde, doktorluk kavramı, doktor olmanın şartları, doktorun diğer sağlık personeli içerisindeki yeri, kadın hastalıkları ve doğum doktoru olmanın şartları ve yabancı ülkelerdeki şartlar, kadın hastalıkları ve doğum doktorunun gerçekleştireceği müdahaleler, kadın hastalıkları ve doğum doktorunun teşhis ve tedavi, aydınlatma, rıza alma, sır saklama, kayıt tutma, sadakat ve özen gösterme yükümlülükleri üzerinde durulmuştur.
Doktrinde ve Yargıtay tarafından kabul edilen doktor ile hasta arasındaki ilişkinin vekalet ilişkisinden kaynaklandığı, doktorun akitten doğan sorumluluğu ve unsurları, hastanın rızasının olmadığı durumlarda vekaletsiz iş görmeden doğan sorumluluğu ve sorumluluğun sonuçları konu edilmiştir. Kadın hastalıkları ve doğum doktorunun sorumluluğu ile ilgili uyuşmazlıklarda Yabancı ve Türk yargı kararları incelenmiştir. Ayrıca, doktorun akitten doğan borcunu gereği gibi ifa etmediği ve ailenin, aile planlaması hakkının ihlal edildiği durumlarda, istenmeden dünyaya gelen sağlıklı veya özürlü çocuğun bakım ve eğitim masraflarının doktordan talep edilip edilmeyeceği hususları, yabancı mahkeme kararlarıyla birlikte değerlendirilmiştir." (Tanıtım Yazısı)
Konu Başlıkları
Doktor ve Kadın Hastalıkları ve Doğum Doktoru Kavramları, Şartları, Kadın Hastalıkları ve Doğum Doktorunun Gerçekleştirdiği Müdahaleler
Kadın Hastalıkları ve Doğum Doktorunun Yükümlülükleri
Kadın Hastalıkları ve Doğum Doktorunun Sorumluluğu, Sorumluluğun Sonuçları, Sınırlandırılması ve Sona Ermesi