Çocuk yaşta şahit olduklarımız, maruz kaldıklarımız, küçücük kalplerimizde öyle derinlere yerleşir ki köpürterek tazyikli sularla yıkasanız, fırçalasanız, kazısanız bile izi kalır.
Dayak mağduru çocukların vücutlarında açılan yaraların çoğu, yetişkin oluncaya kadar iyileşir. Psikolojik şiddetin açtığı yaralar ise asıl yetişkin olunca ortaya çıkar. Korku gibi, güvensizlik gibi, öfke gibi duygular, hep çocukluktan gelir, yapışır kalır insanın üstüne.
Annelik, Allah tarafından kadınlara bahşedilmiş en özel, en güzel duygudur şüphesiz. Karşımda, dağlanmış yüreklerini samimiyetle bizlere açmaya hazır, üç yaralı anne var.
Meryem, Perihan ve Fikriye…
Gazeteci yazar Aysun Güney’in röportajlarıyla Kadın Olma Sanatı -Vefa-’nın devamı niteliğinde olsa da tamamen kendine has hikâyeleri ve kendine has karakterleri ile bu defa bambaşka yaşamlara dokunacağız.
Çocuk yaşta şahit olduklarımız, maruz kaldıklarımız, küçücük kalplerimizde öyle derinlere yerleşir ki köpürterek tazyikli sularla yıkasanız, fırçalasanız, kazısanız bile izi kalır.
Dayak mağduru çocukların vücutlarında açılan yaraların çoğu, yetişkin oluncaya kadar iyileşir. Psikolojik şiddetin açtığı yaralar ise asıl yetişkin olunca ortaya çıkar. Korku gibi, güvensizlik gibi, öfke gibi duygular, hep çocukluktan gelir, yapışır kalır insanın üstüne.
Annelik, Allah tarafından kadınlara bahşedilmiş en özel, en güzel duygudur şüphesiz. Karşımda, dağlanmış yüreklerini samimiyetle bizlere açmaya hazır, üç yaralı anne var.
Meryem, Perihan ve Fikriye…
Gazeteci yazar Aysun Güney’in röportajlarıyla Kadın Olma Sanatı -Vefa-’nın devamı niteliğinde olsa da tamamen kendine has hikâyeleri ve kendine has karakterleri ile bu defa bambaşka yaşamlara dokunacağız.
