Pierre Louys (1870-1925), hem romanları, hem şiirleriyle büyük ilgi uyandırmış bir yazın adamıdır. Afrodit'le (1896) ünlü olmuş, genellikle başyapıtı olarak nitelenen Kadın ve Kukla'yla (1898) bu ünü doruğuna çıkarmıştır. Ünlü yazar burada bir yandan İspanya'nın kendine özgü havasını yansıtırken, bir yandan da bedensel güzelliği dışında pek bir üstünlüğü bulunmayan sıradan bir kadının, bir adamı nasıl bir oyuncağa dönüştürüp aşağılayabileceğini gösterir. Buna bir de Pierre Louys'in kendine özgü anlatımı eklenince Conchita'yla Mateo'nun öyküsü bir başyapıta dönüşür.
Pierre Louys (1870-1925), hem romanları, hem şiirleriyle büyük ilgi uyandırmış bir yazın adamıdır. Afrodit'le (1896) ünlü olmuş, genellikle başyapıtı olarak nitelenen Kadın ve Kukla'yla (1898) bu ünü doruğuna çıkarmıştır. Ünlü yazar burada bir yandan İspanya'nın kendine özgü havasını yansıtırken, bir yandan da bedensel güzelliği dışında pek bir üstünlüğü bulunmayan sıradan bir kadının, bir adamı nasıl bir oyuncağa dönüştürüp aşağılayabileceğini gösterir. Buna bir de Pierre Louys'in kendine özgü anlatımı eklenince Conchita'yla Mateo'nun öyküsü bir başyapıta dönüşür.