“Sanatçının genç bir kadın olarak portresi”
- Francisco Goldman
Çağdaş Latin Amerika edebiyatının özgün sesi Valeria Luiselli’den göz kamaştırıcı bir roman: Kalabalıkta Yüzler. Luiselli, ödüllü romanı Kalabalıkta Yüzler’de kurmaca eylemini masaya yatırıyor ve bir yazar hakkında roman yazarken yaşamaya ve yaşamıyla hesaplaşmaya çalışan bir kadının izini sürüyor. Öyle bir roman ki bu, Meksiko’nun arka sokaklarından Harlem’deki barlara, kitaplarla sabahlanan gecelerden metronun karanlık tünellerine, geçmişten bugüne uzanarak romancının masa başındaki yalnızlığını edebiyatın coşkun kalabalıklarıyla dolduruyor. Şairler kadehlerini kaldırıp hayaller kuruyor ve sayfalarda kendine yer açmaya çalışan anlatıcının hikâyesi, anlatılan hikayeye karışıyor. Kurmaca ile düzmeceyi, mizah ile hüznü, yazın ile gerçeği birbirinden ayıran sınırları incelikli bir biçimde bulandıran Kalabalıkta Yüzler, okuru yazara, yazarı şaire, şairi ölümsüz bir roman kahramanına dönüştürüyor.
Kalabalıkta Yüzler, yaratıcılığın büyüsüne inananlar ve kitaplardan başka sığınacak yer bulamayanlar için bir hazine niteliğinde.
“Sessiz bir roman, çocuklar uyanmasın diye.”
“Sanatçının genç bir kadın olarak portresi”
- Francisco Goldman
Çağdaş Latin Amerika edebiyatının özgün sesi Valeria Luiselli’den göz kamaştırıcı bir roman: Kalabalıkta Yüzler. Luiselli, ödüllü romanı Kalabalıkta Yüzler’de kurmaca eylemini masaya yatırıyor ve bir yazar hakkında roman yazarken yaşamaya ve yaşamıyla hesaplaşmaya çalışan bir kadının izini sürüyor. Öyle bir roman ki bu, Meksiko’nun arka sokaklarından Harlem’deki barlara, kitaplarla sabahlanan gecelerden metronun karanlık tünellerine, geçmişten bugüne uzanarak romancının masa başındaki yalnızlığını edebiyatın coşkun kalabalıklarıyla dolduruyor. Şairler kadehlerini kaldırıp hayaller kuruyor ve sayfalarda kendine yer açmaya çalışan anlatıcının hikâyesi, anlatılan hikayeye karışıyor. Kurmaca ile düzmeceyi, mizah ile hüznü, yazın ile gerçeği birbirinden ayıran sınırları incelikli bir biçimde bulandıran Kalabalıkta Yüzler, okuru yazara, yazarı şaire, şairi ölümsüz bir roman kahramanına dönüştürüyor.
Kalabalıkta Yüzler, yaratıcılığın büyüsüne inananlar ve kitaplardan başka sığınacak yer bulamayanlar için bir hazine niteliğinde.
“Sessiz bir roman, çocuklar uyanmasın diye.”