Kandıra insanı filozof ediyor, şair yapıyor. Düşünmeyi öğreniyor insan, ah neler neler düşünüyor; insanoğlunun tabiatını tanıyor.
Akıldan nice iyi ve kötü şeyler gelip geçiyor yalnız gecelerde. Şiirler yazdırıyor Kandıra insana, öncesinde tek bir mısra dizilmemiş de olsa…
Bu kitapta dostlara ve okuyuculara, Kandıra’daki odam ile avlumda tek başıma geçirdiğim yıllarda yazdığım şiirleri sunmaya çalıştım. Dörtlüklerde ve satırlarda gezinenlere Kandıra’yı biraz anlatıp hissettirebilirsem şayet, orada geçen zamanımın işe yaradığını düşünecek ve çok bahtiyar olacağım.
İki katlı bir koğuşta, Mahpusluk ölmelerden zor,
Tek başıma yaşıyorum. Yatıp çıkmış olana sor.
Yediye on dört adımlık Kimi vakit doğruluyor,
Bir avlum var, koşuyorum… Kimi vakit düşüyorum…
Kandıra insanı filozof ediyor, şair yapıyor. Düşünmeyi öğreniyor insan, ah neler neler düşünüyor; insanoğlunun tabiatını tanıyor.
Akıldan nice iyi ve kötü şeyler gelip geçiyor yalnız gecelerde. Şiirler yazdırıyor Kandıra insana, öncesinde tek bir mısra dizilmemiş de olsa…
Bu kitapta dostlara ve okuyuculara, Kandıra’daki odam ile avlumda tek başıma geçirdiğim yıllarda yazdığım şiirleri sunmaya çalıştım. Dörtlüklerde ve satırlarda gezinenlere Kandıra’yı biraz anlatıp hissettirebilirsem şayet, orada geçen zamanımın işe yaradığını düşünecek ve çok bahtiyar olacağım.
İki katlı bir koğuşta, Mahpusluk ölmelerden zor,
Tek başıma yaşıyorum. Yatıp çıkmış olana sor.
Yediye on dört adımlık Kimi vakit doğruluyor,
Bir avlum var, koşuyorum… Kimi vakit düşüyorum…