Kanunilik ilkesi günümüzde tüm toplumlarca kabul edilmiş ve birçok yazarlarca hukukun genel ilkesi olarak kabul edilmiştir. Aynı zamanda, kanunilik ilkesi 1948 tarihli İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi, 1949 tarihli Cenevre Sözleşmeleri ve 1977 tarihli Ek Protokoller, 1966 tarihli Medeni ve Siyasi Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşme ve 1950 tarihli Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi gibi birçok uluslararası ve bölgesel belgede yer alarak modern uluslararası insan haklarına ilişkin temel kaynakların bir parçasına dönüşmüştür.
Ancak hem ulusal mevzuatta hem de uluslararası hukukun önemli belgelerinde yerini bulmuş olmasına rağmen kanunilik ilkesi çeşitli hukuk sistemlerindeki kavramsal yaklaşımlar ve farklı hukuk dallarında ilkenin yorumlanması açısından tartışma konusu olmaya devam etmektedir. Ayrıca uluslararası ceza hukukunda kaynaklar bakımında teamül hukuku kurallarının oynadığı rolden dolayı kanunilik ilkesinin konumuna ilişkin sorunlar açığa kavuşturulmamıştır. Bununla birlikte Uluslararası Hukuk Komisyonu’nca hazırlanan Devletlerin Sorumluluğuna ilişkin Maddeler Taslağı’nın hazırlanma sırasında ortaya atılan “devletlerin cezai sorumluluğu” kavramı çerçevesinde kanunilik ilkesinin uygulanmasına ilişkin tartışmaların hâlihazırda devam etmekte olduğu görülmektedir.
Yukarıda belirtilenlerden yola çıkarak çalışmada kanunilik ilkesinin kavramı ve tarihsel gelişimi, uluslararası ceza hukukunda kanunilik ilkesi, uluslararası insan hakları hukukunda kanunilik ilkesi, uluslararası hukukta devletlerin sorumluluğu açısından kanunilik ilkesi olmak üzere dört boyutu üzerinde durulmuştur.
Bugüne kadar kanunilik ilkesinin uluslararası hukuktaki yansımaları konusunda yapılan araştırmaların çoğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi kapsamındaki düzenlemelerle sınırlı kaldığı görülmektedir.
Bu bağlamda işbu çalışmanın uluslararası ceza hukuku, uluslararası insan hakları hukuku ve uluslararası hukukta devletlerin sorumluluğu açısından kanunilik ilkesinin uygulanmasına ilişkin Türkiye’deki ilk kapsamlı araştırma olduğu söylenebilir.
Kanunilik ilkesi günümüzde tüm toplumlarca kabul edilmiş ve birçok yazarlarca hukukun genel ilkesi olarak kabul edilmiştir. Aynı zamanda, kanunilik ilkesi 1948 tarihli İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi, 1949 tarihli Cenevre Sözleşmeleri ve 1977 tarihli Ek Protokoller, 1966 tarihli Medeni ve Siyasi Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşme ve 1950 tarihli Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi gibi birçok uluslararası ve bölgesel belgede yer alarak modern uluslararası insan haklarına ilişkin temel kaynakların bir parçasına dönüşmüştür.
Ancak hem ulusal mevzuatta hem de uluslararası hukukun önemli belgelerinde yerini bulmuş olmasına rağmen kanunilik ilkesi çeşitli hukuk sistemlerindeki kavramsal yaklaşımlar ve farklı hukuk dallarında ilkenin yorumlanması açısından tartışma konusu olmaya devam etmektedir. Ayrıca uluslararası ceza hukukunda kaynaklar bakımında teamül hukuku kurallarının oynadığı rolden dolayı kanunilik ilkesinin konumuna ilişkin sorunlar açığa kavuşturulmamıştır. Bununla birlikte Uluslararası Hukuk Komisyonu’nca hazırlanan Devletlerin Sorumluluğuna ilişkin Maddeler Taslağı’nın hazırlanma sırasında ortaya atılan “devletlerin cezai sorumluluğu” kavramı çerçevesinde kanunilik ilkesinin uygulanmasına ilişkin tartışmaların hâlihazırda devam etmekte olduğu görülmektedir.
Yukarıda belirtilenlerden yola çıkarak çalışmada kanunilik ilkesinin kavramı ve tarihsel gelişimi, uluslararası ceza hukukunda kanunilik ilkesi, uluslararası insan hakları hukukunda kanunilik ilkesi, uluslararası hukukta devletlerin sorumluluğu açısından kanunilik ilkesi olmak üzere dört boyutu üzerinde durulmuştur.
Bugüne kadar kanunilik ilkesinin uluslararası hukuktaki yansımaları konusunda yapılan araştırmaların çoğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi kapsamındaki düzenlemelerle sınırlı kaldığı görülmektedir.
Bu bağlamda işbu çalışmanın uluslararası ceza hukuku, uluslararası insan hakları hukuku ve uluslararası hukukta devletlerin sorumluluğu açısından kanunilik ilkesinin uygulanmasına ilişkin Türkiye’deki ilk kapsamlı araştırma olduğu söylenebilir.