Kaypak Yüzeyde Sanat Biçimlendirmesi Üstüne Düşünmek

Stok Kodu:
9786054209590
Boyut:
14x22
Sayfa Sayısı:
368
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2020-10
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Kategori:
%30 indirimli
340,00TL
238,00TL
Taksitli fiyat: 9 x 29,09TL
Temin süresi 2-5 gündür.
9786054209590
910508
Kaypak Yüzeyde
Kaypak Yüzeyde Sanat Biçimlendirmesi Üstüne Düşünmek
238.00

Bu kitapta geçmiş yirmi beş yıl içinde Adam Sanat, Türkiye'de Sanat, Sky Life, Genç Sanat, Karşı Sanat, Adam Öykü, Cumhuriyet, Cumhuriyet Kitap'ta, yayınlanmış Ziya Gürel'in deneme ve anlatımları arasından seçtiği bir içerik sunulmuştur. Yazar, bir ömrün bıraktığı ayak izleri olarak tanımladığı bu metinlerin nerelerde, hangi zaman dilimlerinde yayınlandığı konusundaki ayrıntılı tüm bilgiye yer vermemeyi seçmiş, olay-olgu örgüsünün sezdirdiği bir zamanla mekân boyutu yaratmanın doğru olacağını düşünmüştür. Sanki bir üçüncü tekil ses olarak denemelerdeki dışavuruma şimdiki zamandan katılarak okuyucuyu bir zaman yolculuğunun beklenmezliği içine çağırmıştır. Bu anakronik boyut yaşanmışlığın, dur-durak tanımadan geçmişe kayan şimdiki zamanın buluşmalarına izin veren bir düşsel kurgu alanı oluşturmaktadır. Amaç elbette ki, iş-işten geçtikten sonra yaşanmış olan geçmişteki kıssadan pay çıkarmak değil; yitirdiğimiz anlamı yeniden yakalayabilmektir. Böylelikle algılarımız, tüm duyularımızın aydınlık kucağında kök salmaya başlayacaktır.

Bu kitapta geçmiş yirmi beş yıl içinde Adam Sanat, Türkiye'de Sanat, Sky Life, Genç Sanat, Karşı Sanat, Adam Öykü, Cumhuriyet, Cumhuriyet Kitap'ta, yayınlanmış Ziya Gürel'in deneme ve anlatımları arasından seçtiği bir içerik sunulmuştur. Yazar, bir ömrün bıraktığı ayak izleri olarak tanımladığı bu metinlerin nerelerde, hangi zaman dilimlerinde yayınlandığı konusundaki ayrıntılı tüm bilgiye yer vermemeyi seçmiş, olay-olgu örgüsünün sezdirdiği bir zamanla mekân boyutu yaratmanın doğru olacağını düşünmüştür. Sanki bir üçüncü tekil ses olarak denemelerdeki dışavuruma şimdiki zamandan katılarak okuyucuyu bir zaman yolculuğunun beklenmezliği içine çağırmıştır. Bu anakronik boyut yaşanmışlığın, dur-durak tanımadan geçmişe kayan şimdiki zamanın buluşmalarına izin veren bir düşsel kurgu alanı oluşturmaktadır. Amaç elbette ki, iş-işten geçtikten sonra yaşanmış olan geçmişteki kıssadan pay çıkarmak değil; yitirdiğimiz anlamı yeniden yakalayabilmektir. Böylelikle algılarımız, tüm duyularımızın aydınlık kucağında kök salmaya başlayacaktır.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat