Kelime Kabukları

Stok Kodu:
9786052235140
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
250
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2018-10
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Kategori:
%25 indirimli
290,00TL
217,50TL
Taksitli fiyat: 9 x 26,58TL
Temin süresi 1-3 gündür.
9786052235140
1170640
Kelime Kabukları
Kelime Kabukları
217.50

Medeniyet insanlığın en karanlık hali midir? İlkel olanın uygar ve ideal olan karşısında var olabilmesi mümkün müdür? İki ülke sınırı arasında, saklı bir vadide yaşayan, gözlerden ırak, unutulmuş bir halk yüzyıllar sonra “modern” toplum tarafından keşfedilirse ne olur?
İnsanın doğa karşısında hayatta kalma mücadelesini, dil yitimini, ilkelin saflığını, modern ahlakın kirlenmişliğini, medeniyetin acımasızlığını distopyanın kurgusal dünyasında yeniden kuran Kelime Kabukları, çağlar boyu sürecek bir insanlık imkanının peşine düşüyor.

Kollarını iki yana açtı. Yüzüne düşen iri damlalar gözyaşlarına karışarak yamaçtan dereye doğru akıyordu. Bakışlarıyla anlatmak istiyordu isyanını, gökyüzünün koyu gri sonsuzluğuna. Bu beden kaç kişilik acı çekmişti ve daha ne kadarına dayanabilecekti? Yeryüzündeki acıları, neden hep belli bir sınıf üstlenmek zorundaydı? Cevabı, sorusundan daha yakıcı olan ifadeleri, ilkçağ ve modern dönem tanrılarının yanıtlaması için atmosfere savurup durdu bir süre. O sırada bütün tanrılar susmayı tercih ediyordu veya hatrı sayılır kullarının dertleriyle meşgullerdi.

Medeniyet insanlığın en karanlık hali midir? İlkel olanın uygar ve ideal olan karşısında var olabilmesi mümkün müdür? İki ülke sınırı arasında, saklı bir vadide yaşayan, gözlerden ırak, unutulmuş bir halk yüzyıllar sonra “modern” toplum tarafından keşfedilirse ne olur?
İnsanın doğa karşısında hayatta kalma mücadelesini, dil yitimini, ilkelin saflığını, modern ahlakın kirlenmişliğini, medeniyetin acımasızlığını distopyanın kurgusal dünyasında yeniden kuran Kelime Kabukları, çağlar boyu sürecek bir insanlık imkanının peşine düşüyor.

Kollarını iki yana açtı. Yüzüne düşen iri damlalar gözyaşlarına karışarak yamaçtan dereye doğru akıyordu. Bakışlarıyla anlatmak istiyordu isyanını, gökyüzünün koyu gri sonsuzluğuna. Bu beden kaç kişilik acı çekmişti ve daha ne kadarına dayanabilecekti? Yeryüzündeki acıları, neden hep belli bir sınıf üstlenmek zorundaydı? Cevabı, sorusundan daha yakıcı olan ifadeleri, ilkçağ ve modern dönem tanrılarının yanıtlaması için atmosfere savurup durdu bir süre. O sırada bütün tanrılar susmayı tercih ediyordu veya hatrı sayılır kullarının dertleriyle meşgullerdi.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat