Kharmides

Stok Kodu:
9786258123470
Boyut:
13.5x21
Sayfa Sayısı:
76
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Kategori:
%27 indirimli
115,00TL
83,95TL
Taksitli fiyat: 9 x 10,26TL
Temin süresi 1-3 gündür.
9786258123470
1280952
Kharmides
Kharmides
83.95

Güzel, alımlı, mütevazı, kendine hâkim, yani Hellenlerin sōphrōn diyeceği bir delikanlıdır Kharmides. Sokrates onun bu göz alıcı güzelliğinin yanısıra ruhunun da güzel olduğunu kanıtlamak istercesine onu akrabası ve hamisi Kritias ile sōphrosynēyi tartışmaya çağırır. Bu kavram Eski Yunan toplumunda ve düşünce dünyasında genel olarak ılılmlılık, ölçülülük, ihtiyatlılık, kendine hâkim olma ve bilgelik olarak anlaşılsa da Platon Kharmides’te bu anlamların hiçbirine değinmez. Sakinlik, yavaşlık, utanma duygusu ile başlayan sōphrosynē tanımlarına “başkasının değil kendi işiyle uğraşma”, “uğraştığı işin iyi ve faydalı olduğunun farkında olma” tanımları ile devam eder. Sonrasında bilme ve bilim tartışmasına evrilen bu diyalogda, ‘Kendini bil!’ düsturu ile Sokrates’in ünlü “Tek bildiğim bilmediğimi bilmemdir” sözü karşımıza çıkar. Sahi, bilimin ve bilgisizliğin bilimi midir sōphrosynē ya da insanın neyi bildiğinin ve neyi bilmediğinin bilimi? Ne faydası vardır insana böyle bir bilmenin, mutlu kılar mı insanı? Fayda sağlamayan ve mutlu kılmayan bir erdem olabilir mi sōphrosynē? Tüm bu sorularla baş başa bırakır Sokrates bizi ve yanımıza sōphrosynēnin ne olduğunu değil ne olmadığını öğrenmek kâr kalır ancak.

Güzel, alımlı, mütevazı, kendine hâkim, yani Hellenlerin sōphrōn diyeceği bir delikanlıdır Kharmides. Sokrates onun bu göz alıcı güzelliğinin yanısıra ruhunun da güzel olduğunu kanıtlamak istercesine onu akrabası ve hamisi Kritias ile sōphrosynēyi tartışmaya çağırır. Bu kavram Eski Yunan toplumunda ve düşünce dünyasında genel olarak ılılmlılık, ölçülülük, ihtiyatlılık, kendine hâkim olma ve bilgelik olarak anlaşılsa da Platon Kharmides’te bu anlamların hiçbirine değinmez. Sakinlik, yavaşlık, utanma duygusu ile başlayan sōphrosynē tanımlarına “başkasının değil kendi işiyle uğraşma”, “uğraştığı işin iyi ve faydalı olduğunun farkında olma” tanımları ile devam eder. Sonrasında bilme ve bilim tartışmasına evrilen bu diyalogda, ‘Kendini bil!’ düsturu ile Sokrates’in ünlü “Tek bildiğim bilmediğimi bilmemdir” sözü karşımıza çıkar. Sahi, bilimin ve bilgisizliğin bilimi midir sōphrosynē ya da insanın neyi bildiğinin ve neyi bilmediğinin bilimi? Ne faydası vardır insana böyle bir bilmenin, mutlu kılar mı insanı? Fayda sağlamayan ve mutlu kılmayan bir erdem olabilir mi sōphrosynē? Tüm bu sorularla baş başa bırakır Sokrates bizi ve yanımıza sōphrosynēnin ne olduğunu değil ne olmadığını öğrenmek kâr kalır ancak.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat