Üç roman ve bir şiir dosyasından sonra kadın özelinde insana dair büyük bir soruyla tekrar şiire dönüyor Canan Al, Kimim Ben'le. Birçok coğrafyada "öteki" kılınmış kadını, içinde büyüttüğü varoluşsal bir soruyla, getirip okurun önüne bırakıyor bu uzun ve tek parça şiirinde. Ama bu bir sorudan çok, sorgulamaya benziyor.
Canan Al, başta Yahudilik, Hıristiyanlık ve İslam inancı olmak üzere tüm İbrahimî dinlerin ortak atası İbrahim Peygamber üzerinden bütün bir insanlıkla yüzleşiyor, yüzleştiriyor okuru, 62 sayfalık bu "karşı destan"da. İmgeleri, dizelerden dizelere kadının yalnızlığına, itilmişliğine, yok sayılmışlığına bir ağıt biçiminde ilerliyor.
Üç büyük inancın etkili önderleri Hz. İbrahim'in önünde, yüzyılların ezilmişliğinin hesabını soruyor doğuran, büyüten, üreten kadın olmanın onuru ve gururuyla.
Yalın, açık bir şiir diliyle, insanın binlerce yıllık serüveninin ana duraklarında, o serüvenin belli başlı mekânlarında dolaşıyor; kaybettiği bir değeri arar gibi ya da hiç sahip olmadığı.
Kadim Doğu kültürünün dokusunda kadının tevekküle batmış hüznünden, toplumsal eşitliğin ve kardeşlik mücadelesinin enerjisini üretiyoruz Canan Al'ın sorularıyla:
"Kimim ben İbrahim
Bu topraklar neden kabullenmiyor bedenimi
Sınırlarını çektikleri haritalarda
Neden bir yerim yok benim
Oysa benim de elim insanca
Ve incitecek yanlarımı kırdırıp geldim
Anlaşılmayan yanım ne
Yoksa dilimden mi anlamıyorlar
Duruşumu görselerdi
Bilirlerdi beni İbrahim
Yaratığın, kim olduğunu anlarlardı"
Üç roman ve bir şiir dosyasından sonra kadın özelinde insana dair büyük bir soruyla tekrar şiire dönüyor Canan Al, Kimim Ben'le. Birçok coğrafyada "öteki" kılınmış kadını, içinde büyüttüğü varoluşsal bir soruyla, getirip okurun önüne bırakıyor bu uzun ve tek parça şiirinde. Ama bu bir sorudan çok, sorgulamaya benziyor.
Canan Al, başta Yahudilik, Hıristiyanlık ve İslam inancı olmak üzere tüm İbrahimî dinlerin ortak atası İbrahim Peygamber üzerinden bütün bir insanlıkla yüzleşiyor, yüzleştiriyor okuru, 62 sayfalık bu "karşı destan"da. İmgeleri, dizelerden dizelere kadının yalnızlığına, itilmişliğine, yok sayılmışlığına bir ağıt biçiminde ilerliyor.
Üç büyük inancın etkili önderleri Hz. İbrahim'in önünde, yüzyılların ezilmişliğinin hesabını soruyor doğuran, büyüten, üreten kadın olmanın onuru ve gururuyla.
Yalın, açık bir şiir diliyle, insanın binlerce yıllık serüveninin ana duraklarında, o serüvenin belli başlı mekânlarında dolaşıyor; kaybettiği bir değeri arar gibi ya da hiç sahip olmadığı.
Kadim Doğu kültürünün dokusunda kadının tevekküle batmış hüznünden, toplumsal eşitliğin ve kardeşlik mücadelesinin enerjisini üretiyoruz Canan Al'ın sorularıyla:
"Kimim ben İbrahim
Bu topraklar neden kabullenmiyor bedenimi
Sınırlarını çektikleri haritalarda
Neden bir yerim yok benim
Oysa benim de elim insanca
Ve incitecek yanlarımı kırdırıp geldim
Anlaşılmayan yanım ne
Yoksa dilimden mi anlamıyorlar
Duruşumu görselerdi
Bilirlerdi beni İbrahim
Yaratığın, kim olduğunu anlarlardı"