Dünya Sağlık Örgütü (World Health Organization) sağlığı “bedensel, ruhsal ve sosyal yönlerden tam bir iyilik” durumu olarak açıklamaktadır. Sağlığı bozan etmenleri ise hastalık, engellilik ve yaralanma olarak sıralamak mümkündür. Sağlığı bozan etmenlerle mücadale etmek, bunların ortadan kaldırılması ve insanların bu etmenlerin etkilerinden korunması ancak etkili sağlık hizmetleri sunumu ve desteği ile mümkün olabilmektedir. Tedavi ve rehabilitasyon süreçleri de sağlık hizmetlerinin ayrılmaz unsurlarıdır. Sağlık hizmetlerini kendi arasında; koruyucu sağlık hizmetleri, tedavi edici sağlık hizmetleri, rehabilitasyon hizmetleri ve sağlığın geliştirilmesi hizmetleri olarak dörde ayırabiliriz.
Sağlık hizmetleri ile ilgili olarak çok genel ve özet olarak verilmeye çalışılan bilgilerin ışığında askerî sağlık hizmetleri kavramını açıklamaya çalışırsak; bunu, askerlerin sağlığını korumak, hastalandıklarında veya yaralandıklarında tedavilerini yapmak ve ordunun sağlık düzeyini yükseltmek maksadıyla yapılan planlı çalışmalar olarak açıklamak mümkündür. Askerî sağlık hizmetlerinin esas amacı; insanlık tarihinin kaçınılmaz olguları arasında yer alan savaşlardan kaynaklanan acıların, sakatlıkların ve can kayıplarının mümkün olduğu ölçüde engellenmesidir. Tıp mesleği açısından amacı açıklanan askerî sağlık hizmetleri ayrıca bir savaşın kazanılması için gerekli olan insan gücünün korunması ve devam ettirilmesi açısından askerî bir amaca da hizmet etmektedir.
Bir savaşta esas gaye zafere ulaşmaktır. Zafere giden yolda tüm hazırlıkların tam olarak yapılması gerekmektedir. İşte sağlık hizmetlerindeki eksikliklerin de daha barış zamanındayken giderilmesi, savaş şartlarında değişen koşullara uygun şekilde organize olabilecek niteliğe kavuşturulması şarttır. Savaş şartlarının dikkate alınarak hastanelerin ve diğer sağlık tesislerinin kurulması, bunların hizmet devamlılıklarının sağlanması, harekât tıbbı olarak tarif edilen savaş şartlarına uygun özellikler, ortaya çıkabilecek bulaşıcı hastalıkların önlenmesi ve bunların salgına dönüşmeden yok edilmesi, tüm tıbbi tehditlerin değerlendirilmesi ve elbette ki sağlık lojistiği konuları bir silahlı kuvvetlerin ihtiyaç duyacağı sağlık hizmetleri desteğidir. Yaşanan savaşlar askeri sağlık hizmetlerinin planlamasında sivillerin durumlarının da mutlaka dikkate alınması ve gerekli hazırlıkların buna göre yapılması gerektiğini bizlere tekrar tekrar göstermektedir.
Dünya Sağlık Örgütü (World Health Organization) sağlığı “bedensel, ruhsal ve sosyal yönlerden tam bir iyilik” durumu olarak açıklamaktadır. Sağlığı bozan etmenleri ise hastalık, engellilik ve yaralanma olarak sıralamak mümkündür. Sağlığı bozan etmenlerle mücadale etmek, bunların ortadan kaldırılması ve insanların bu etmenlerin etkilerinden korunması ancak etkili sağlık hizmetleri sunumu ve desteği ile mümkün olabilmektedir. Tedavi ve rehabilitasyon süreçleri de sağlık hizmetlerinin ayrılmaz unsurlarıdır. Sağlık hizmetlerini kendi arasında; koruyucu sağlık hizmetleri, tedavi edici sağlık hizmetleri, rehabilitasyon hizmetleri ve sağlığın geliştirilmesi hizmetleri olarak dörde ayırabiliriz.
Sağlık hizmetleri ile ilgili olarak çok genel ve özet olarak verilmeye çalışılan bilgilerin ışığında askerî sağlık hizmetleri kavramını açıklamaya çalışırsak; bunu, askerlerin sağlığını korumak, hastalandıklarında veya yaralandıklarında tedavilerini yapmak ve ordunun sağlık düzeyini yükseltmek maksadıyla yapılan planlı çalışmalar olarak açıklamak mümkündür. Askerî sağlık hizmetlerinin esas amacı; insanlık tarihinin kaçınılmaz olguları arasında yer alan savaşlardan kaynaklanan acıların, sakatlıkların ve can kayıplarının mümkün olduğu ölçüde engellenmesidir. Tıp mesleği açısından amacı açıklanan askerî sağlık hizmetleri ayrıca bir savaşın kazanılması için gerekli olan insan gücünün korunması ve devam ettirilmesi açısından askerî bir amaca da hizmet etmektedir.
Bir savaşta esas gaye zafere ulaşmaktır. Zafere giden yolda tüm hazırlıkların tam olarak yapılması gerekmektedir. İşte sağlık hizmetlerindeki eksikliklerin de daha barış zamanındayken giderilmesi, savaş şartlarında değişen koşullara uygun şekilde organize olabilecek niteliğe kavuşturulması şarttır. Savaş şartlarının dikkate alınarak hastanelerin ve diğer sağlık tesislerinin kurulması, bunların hizmet devamlılıklarının sağlanması, harekât tıbbı olarak tarif edilen savaş şartlarına uygun özellikler, ortaya çıkabilecek bulaşıcı hastalıkların önlenmesi ve bunların salgına dönüşmeden yok edilmesi, tüm tıbbi tehditlerin değerlendirilmesi ve elbette ki sağlık lojistiği konuları bir silahlı kuvvetlerin ihtiyaç duyacağı sağlık hizmetleri desteğidir. Yaşanan savaşlar askeri sağlık hizmetlerinin planlamasında sivillerin durumlarının da mutlaka dikkate alınması ve gerekli hazırlıkların buna göre yapılması gerektiğini bizlere tekrar tekrar göstermektedir.