Anadolu’nun kavurucu yazından ve dondurucu kışından, sımsıcak ve yanık bağırlı insanların hayatlarından kesitleri okurken hayatı farklı yönleriyle tanıyacak, karakterlerin yaşadığı duygu yoğunluğunu yüreğinde hissedeceksin. Bu öykü yolculuğunda komşunu, arkadaşını, bir yakınını hatta kendini bulacaksın. Kahramanların sıra dışı öykülerini bir çırpıda okuyacaksın. Bazen heyecanlanacak bazen üzülecek bazen de derin düşüncelere dalacağın olaylara şahit olacaksın.
Bu, senin tarihin, değerlerin ve kültürünle bezenmiş, iğne oyası gibi örülmüş hikâyen. “Kıştı. Havalar çok soğuktu. En son odun kırıntılarını ve tezekleri de yaktı. Başka çaresi yoktu. Karşı dağlara odun kesmeye gidecekti. Birkaç kez niyetlendi. Her tarafı kaplayan yoğun sis, buna izin vermedi.
Yetimlerin üşümesine tahammül edemedi. Üzüntüsü diline yansıdı. Kendi kendine:
-Ne pahasına olursa olsun; yarın odun kesmeye gideceğim, diye mırıldandı…”
Anadolu’nun kavurucu yazından ve dondurucu kışından, sımsıcak ve yanık bağırlı insanların hayatlarından kesitleri okurken hayatı farklı yönleriyle tanıyacak, karakterlerin yaşadığı duygu yoğunluğunu yüreğinde hissedeceksin. Bu öykü yolculuğunda komşunu, arkadaşını, bir yakınını hatta kendini bulacaksın. Kahramanların sıra dışı öykülerini bir çırpıda okuyacaksın. Bazen heyecanlanacak bazen üzülecek bazen de derin düşüncelere dalacağın olaylara şahit olacaksın.
Bu, senin tarihin, değerlerin ve kültürünle bezenmiş, iğne oyası gibi örülmüş hikâyen. “Kıştı. Havalar çok soğuktu. En son odun kırıntılarını ve tezekleri de yaktı. Başka çaresi yoktu. Karşı dağlara odun kesmeye gidecekti. Birkaç kez niyetlendi. Her tarafı kaplayan yoğun sis, buna izin vermedi.
Yetimlerin üşümesine tahammül edemedi. Üzüntüsü diline yansıdı. Kendi kendine:
-Ne pahasına olursa olsun; yarın odun kesmeye gideceğim, diye mırıldandı…”