O, her halifeyi tek tek anlatmış, dönemindeki siyasi olayları, atadığı görevlilerle ilişkilerini ele aldıktan sonra ilim, edebiyat, şarkı ve eğlence meclislerine yer vermiştir. Kullandığı bu yöntem ile sakin ve ağırbaşlı üslubu ona çağdaşları arasında farklı ve ayrıcalıklı bir yer kazandırmıştır. Bağdat ve İrak’ın tarihini ilk yazan İbn Tayfûr bağımsız bir tarihçidir. Plan ve anlatımından da anlaşılacağı gibi eseri özgün bir eserdir. Eserinde yararlandığı kaynaklarının çoğu şifahidir. Saraya nüfuz edemediğinden yararlandığı kâtip ve bürokratların sayısı sınırlıdır. Bilgilerinin çoğunu vezirler ve yüksek memurlar için çalışan kâtiplerden almıştır. Bunlar sayesinde kulislerin arkasına bakma şansı bulmuştur. Sonuç olarak eserinde verdiği bilgilerin kişisel gözlemlerine ve bizzat işittiklerine dayandığını söylememiz mümkündür. Ayrıca İbn Tayfûr’un rivayetlerini aktaracağı raviler konusunda titiz ve seçici davrandığını, anlatacağı konu, kişi veya olaya yakın kişilerin bilgilerini öncelediğini söyleyebiliriz. Eserdeki edebi bilgiler arasında 500 beyti bulan ve bazıları doğrudan şairlerinden aktarılan şiirleri, mektup ve yazışma örneklerini sayabiliriz Eser, erken dönemde yazılmış Bağdat tarihi olması bakımından kendisinden sonra tarih yazan Taberî, Mes‘ûdî, Ebu’l-Ferec İsfahânî ve Hatib Bağdâdî gibi birçok tarihçinin kaynakları arasında yer almıştır.
O, her halifeyi tek tek anlatmış, dönemindeki siyasi olayları, atadığı görevlilerle ilişkilerini ele aldıktan sonra ilim, edebiyat, şarkı ve eğlence meclislerine yer vermiştir. Kullandığı bu yöntem ile sakin ve ağırbaşlı üslubu ona çağdaşları arasında farklı ve ayrıcalıklı bir yer kazandırmıştır. Bağdat ve İrak’ın tarihini ilk yazan İbn Tayfûr bağımsız bir tarihçidir. Plan ve anlatımından da anlaşılacağı gibi eseri özgün bir eserdir. Eserinde yararlandığı kaynaklarının çoğu şifahidir. Saraya nüfuz edemediğinden yararlandığı kâtip ve bürokratların sayısı sınırlıdır. Bilgilerinin çoğunu vezirler ve yüksek memurlar için çalışan kâtiplerden almıştır. Bunlar sayesinde kulislerin arkasına bakma şansı bulmuştur. Sonuç olarak eserinde verdiği bilgilerin kişisel gözlemlerine ve bizzat işittiklerine dayandığını söylememiz mümkündür. Ayrıca İbn Tayfûr’un rivayetlerini aktaracağı raviler konusunda titiz ve seçici davrandığını, anlatacağı konu, kişi veya olaya yakın kişilerin bilgilerini öncelediğini söyleyebiliriz. Eserdeki edebi bilgiler arasında 500 beyti bulan ve bazıları doğrudan şairlerinden aktarılan şiirleri, mektup ve yazışma örneklerini sayabiliriz Eser, erken dönemde yazılmış Bağdat tarihi olması bakımından kendisinden sonra tarih yazan Taberî, Mes‘ûdî, Ebu’l-Ferec İsfahânî ve Hatib Bağdâdî gibi birçok tarihçinin kaynakları arasında yer almıştır.