“İyi geceler. Ben prensi olmayan Sindirella’yım. Beni Tokyo’da nerede bulacağını biliyor musunuz? Beni
bir daha görmeyeceksiniz.”
Osamu Dazai’nin savaş sonrası Japonya’sının edebiyat çevrelerince tanınmasını sağlayan ve kaleme aldığı
ilk eserlerden olan Kız Öğrenci, Tokyo’nun banliyösünde yaşayan bir gencin on iki saatini anlatıyor.
İsimsiz genç kızın, nefret ettiği sabahlardan birine gözlerini açmasıyla başlayıp, gece yatağa yattığı anda
biten eserinde Dazai, yolda düşündüğü ve gördüklerini, günlük yaşama dair ayrıntıları ve içten içe duyduğu hüznü büyük bir başarıyla ve empatiyle resmetmeyi başarıyor.
Yaşama hep çarpıcı bir dürüstlükle bakmış Dazai’nin bir gün kadar kısa romanı, gençlerin sesini ve düşüncelerini çekinmeden aktaran ilk modern yapıtlardan biri.
“İyi geceler. Ben prensi olmayan Sindirella’yım. Beni Tokyo’da nerede bulacağını biliyor musunuz? Beni
bir daha görmeyeceksiniz.”
Osamu Dazai’nin savaş sonrası Japonya’sının edebiyat çevrelerince tanınmasını sağlayan ve kaleme aldığı
ilk eserlerden olan Kız Öğrenci, Tokyo’nun banliyösünde yaşayan bir gencin on iki saatini anlatıyor.
İsimsiz genç kızın, nefret ettiği sabahlardan birine gözlerini açmasıyla başlayıp, gece yatağa yattığı anda
biten eserinde Dazai, yolda düşündüğü ve gördüklerini, günlük yaşama dair ayrıntıları ve içten içe duyduğu hüznü büyük bir başarıyla ve empatiyle resmetmeyi başarıyor.
Yaşama hep çarpıcı bir dürüstlükle bakmış Dazai’nin bir gün kadar kısa romanı, gençlerin sesini ve düşüncelerini çekinmeden aktaran ilk modern yapıtlardan biri.