“İnsan ırkı uygarlığa doğru kanlı tırmanışına yeniden başlamadan evvel ilkel gecenin derinliklerine batmaya mahkûm.”
Edebiyat tarihinin ilk kıyamet sonrası anlatılarından biri sayılan Kızıl Veba, insanları göz açıp kapayıncaya kadar öldüren bir salgın hastalık sonucunda dünya nüfusunun neredeyse tamamının yok olduğu bir dönemi ele alır. Geçmişe dair her şey silinmiş, hayat en ilkel hâline dönmüştür. Salgın öncesini hatırlayan yalnızca James Howard Smith kalmıştır ve o da artık kimsenin inanmadığı masallar anlatan yaşlı bir adamdan fazlası değildir.
Bir diğer öykü olan Görülmemiş İstila ise, insan gücünün bilimle olan ölümcül çatışmasına gelecekten bir bakış sunar.
“İnsan ırkı uygarlığa doğru kanlı tırmanışına yeniden başlamadan evvel ilkel gecenin derinliklerine batmaya mahkûm.”
Edebiyat tarihinin ilk kıyamet sonrası anlatılarından biri sayılan Kızıl Veba, insanları göz açıp kapayıncaya kadar öldüren bir salgın hastalık sonucunda dünya nüfusunun neredeyse tamamının yok olduğu bir dönemi ele alır. Geçmişe dair her şey silinmiş, hayat en ilkel hâline dönmüştür. Salgın öncesini hatırlayan yalnızca James Howard Smith kalmıştır ve o da artık kimsenin inanmadığı masallar anlatan yaşlı bir adamdan fazlası değildir.
Bir diğer öykü olan Görülmemiş İstila ise, insan gücünün bilimle olan ölümcül çatışmasına gelecekten bir bakış sunar.