Konfüçyen kapitalizm düşüncesinin, Çin diasporasının bütün dünyada kazandığı iktisadi başarıya bakışımızı şekillendirmede çok önemli bir rolü olmuştur. Çok çalışmak, ailevi değerler ve toplumsal bağlılığın yanı sıra; hassasiyet, güven ve sosyal ağlara dayanan ticari adetler, bu müstesna insanların servetlerini ve ticaretteki yeteneklerini açıklamak için kullanılan başlıca araçlardır.Bu kitapta ‘çin girişimi’ konusu ele alınmaktadır kitap, kaynağını konfüçyüsçülükten aldığı zannedilen değer ve adetlerin belirleyici etkileriyle ilgili miti gözler önüne seriyor. Bu mit, zamana meydan okuyan ‘Çin kültürü’ mefhumuna dayanıyor ve üç ihtilaf alanına odaklanıyor ekonomik olarak güdülenmiş Çinli özne, uzlaşma ve kültürel paylaşımla tanımlanan işçi-işveren ilişkileri ve kapitalizm öncesi cemaat yapısı.Yazar, doğu Malezya’daki Saravak’ta bulunan Çinli tüccarlar arasında yapılan saha araştırmalarından elde edilmiş verilerden faydalanıyor. Somut örneklerle soyut analizi birbirine bağlayan kitabın multi-disipliner yaklaşımı, Çin’in ticari adetletine nüfuz edici bir anlayış sunuyor ve ekonomik antropoloji, denizaşırı Çin kültürü ve genel olarak yeni Konfüçyüsçü toplumların anlaşılmasına katkıda bulunuyor.
Konfüçyen kapitalizm düşüncesinin, Çin diasporasının bütün dünyada kazandığı iktisadi başarıya bakışımızı şekillendirmede çok önemli bir rolü olmuştur. Çok çalışmak, ailevi değerler ve toplumsal bağlılığın yanı sıra; hassasiyet, güven ve sosyal ağlara dayanan ticari adetler, bu müstesna insanların servetlerini ve ticaretteki yeteneklerini açıklamak için kullanılan başlıca araçlardır.Bu kitapta ‘çin girişimi’ konusu ele alınmaktadır kitap, kaynağını konfüçyüsçülükten aldığı zannedilen değer ve adetlerin belirleyici etkileriyle ilgili miti gözler önüne seriyor. Bu mit, zamana meydan okuyan ‘Çin kültürü’ mefhumuna dayanıyor ve üç ihtilaf alanına odaklanıyor ekonomik olarak güdülenmiş Çinli özne, uzlaşma ve kültürel paylaşımla tanımlanan işçi-işveren ilişkileri ve kapitalizm öncesi cemaat yapısı.Yazar, doğu Malezya’daki Saravak’ta bulunan Çinli tüccarlar arasında yapılan saha araştırmalarından elde edilmiş verilerden faydalanıyor. Somut örneklerle soyut analizi birbirine bağlayan kitabın multi-disipliner yaklaşımı, Çin’in ticari adetletine nüfuz edici bir anlayış sunuyor ve ekonomik antropoloji, denizaşırı Çin kültürü ve genel olarak yeni Konfüçyüsçü toplumların anlaşılmasına katkıda bulunuyor.