Korsanlar ve İmparatorlar: Eskiler ve Yeniler Gerçek Dünyada Uluslararası Terörizm

Stok Kodu:
9786053143192
Boyut:
13x20
Sayfa Sayısı:
336
Baskı:
2
Basım Tarihi:
2024-09
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
1. Hamur
%28 indirimli
252,00TL
181,44TL
Taksitli fiyat: 9 x 22,18TL
Temin süresi 2-5 gündür.
9786053143192
1091291
Korsanlar ve İmparatorlar: Eskiler ve Yeniler
Korsanlar ve İmparatorlar: Eskiler ve Yeniler Gerçek Dünyada Uluslararası Terörizm
181.44

Korsanlar ve İmparatorlar, Aziz Augustinus’un aktardığı bir anekdotla başlar. Büyük İskender ile esir aldığı korsan arasındaki bir diyalogdur bu: “İskender korsana, ‘Sen ne cesaretle denizlere korku salabiliyor­sun?’ diye sorar. Korsan, ‘Asıl sen ne cesaretle bütün dünyaya korku salabiliyorsun?’ diye cevap verir ve şöyle devam eder: ‘Ben sırf küçük bir gemiyle bunu yaptığım için hırsız sayılıyorum, oysa sen aynı şeyi koca bir donanmayla yapıyorsun diye İmparator olarak anılıyorsun.’”

Augustinus’un anlattığı hikâye, modern “İmparator” ABD ve onun sadık müttefiklerinin sözde “terörist” devletlerle olan ilişkilerini gayet iyi özetler ve “uluslararası terörizm” kavramının modern Batılı anlamdaki kullanı­mına ışık tutar. Bu anlam dünyasında İmparator ve vasal devletlerinin başvurduğu her tür şiddet eylemi “nefsi müdafaa”, “haklı savaş”, “misil­leme” yahut “önleyici eylem” statüsünde değerlendirilirken, Küba, Orta Amerika ülkeleri ve Filistin’in de aralarında bulunduğu ülkelerin, yani “onlar”ın her tür eylemi doğrudan “terörist saldırı” kapsamına sokulur.

Chomsky Korsanlar ve İmparatorlar’da, bu algı ikliminin yaratılmasında, haberlerin medyadaki işlenişinin, medyanın olayın failinin kim olduğuna göre değişen iki yüzlü tavrının, devlet politikalarını meşrulaştırmak mak­sadıyla akademide üretilen çalışmaların ve hatta uluslararası kuruluşlar tarafından alınan ve ne hikmetse İmparator ve müttefikleri açısından herhangi bir bağlayıcılığı olmayan kararların oynadığı rolü büyük bir maharetle ortaya koyuyor. Hâkim sistem içerisinde “uluslararası terö­rizm”in İmparator’un işine gelen bir kavramsal çerçeve içerisinde nasıl sunulduğunu, George Orwell’in 1984 romanının kurgu dili olan Yeni­konuş’u aratmayan bir biçimde sözcüklerin gerçek anlamlarından nasıl arındırıldığını, tekil olaylar ve muteber gazetelerde yayımlanmış haber­ler üzerinden irdeleyerek, “dünyanın en önde gelen terörist devleti” ilan ettiği ABD’yi o bilindik ironik üslubuyla bir kez daha hedef tahtasına oturtuyor.

Korsanlar ve İmparatorlar, Aziz Augustinus’un aktardığı bir anekdotla başlar. Büyük İskender ile esir aldığı korsan arasındaki bir diyalogdur bu: “İskender korsana, ‘Sen ne cesaretle denizlere korku salabiliyor­sun?’ diye sorar. Korsan, ‘Asıl sen ne cesaretle bütün dünyaya korku salabiliyorsun?’ diye cevap verir ve şöyle devam eder: ‘Ben sırf küçük bir gemiyle bunu yaptığım için hırsız sayılıyorum, oysa sen aynı şeyi koca bir donanmayla yapıyorsun diye İmparator olarak anılıyorsun.’”

Augustinus’un anlattığı hikâye, modern “İmparator” ABD ve onun sadık müttefiklerinin sözde “terörist” devletlerle olan ilişkilerini gayet iyi özetler ve “uluslararası terörizm” kavramının modern Batılı anlamdaki kullanı­mına ışık tutar. Bu anlam dünyasında İmparator ve vasal devletlerinin başvurduğu her tür şiddet eylemi “nefsi müdafaa”, “haklı savaş”, “misil­leme” yahut “önleyici eylem” statüsünde değerlendirilirken, Küba, Orta Amerika ülkeleri ve Filistin’in de aralarında bulunduğu ülkelerin, yani “onlar”ın her tür eylemi doğrudan “terörist saldırı” kapsamına sokulur.

Chomsky Korsanlar ve İmparatorlar’da, bu algı ikliminin yaratılmasında, haberlerin medyadaki işlenişinin, medyanın olayın failinin kim olduğuna göre değişen iki yüzlü tavrının, devlet politikalarını meşrulaştırmak mak­sadıyla akademide üretilen çalışmaların ve hatta uluslararası kuruluşlar tarafından alınan ve ne hikmetse İmparator ve müttefikleri açısından herhangi bir bağlayıcılığı olmayan kararların oynadığı rolü büyük bir maharetle ortaya koyuyor. Hâkim sistem içerisinde “uluslararası terö­rizm”in İmparator’un işine gelen bir kavramsal çerçeve içerisinde nasıl sunulduğunu, George Orwell’in 1984 romanının kurgu dili olan Yeni­konuş’u aratmayan bir biçimde sözcüklerin gerçek anlamlarından nasıl arındırıldığını, tekil olaylar ve muteber gazetelerde yayımlanmış haber­ler üzerinden irdeleyerek, “dünyanın en önde gelen terörist devleti” ilan ettiği ABD’yi o bilindik ironik üslubuyla bir kez daha hedef tahtasına oturtuyor.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat