Kendini merak edip aramaya çıkan Kader, evrensel bir gücün varlığına inanarak tevekkül eder. Aynı zamanda birçok fiziksel ve ruhsal yolculuğun da yolcusudur…
Bu kendini tanıma yolculuğunda deneyimlediklerini, keşfettiklerini, yanılgılarını, kendini ararken bulduğu büyülü aynasının sırrını ve ayrıca kötülüğün baş karakteri olan Cadı Kraliçe’nin bitmek bilmeyen eziyetlerini, kısacası tekamül yolculuğunu kendi dilinden anlattığı bu kitap, eminim ki kendini bulmak isteyen birçok yolcunun yoluna, bir nebzede de olsa ışık tutacak...
Biz farkında olmasak da sistem tamda böyle işlemiyor mu? Birileri diğerinin hayatına, bilerek ya da bilmeyerek, bir şekilde dokunuyor. O halde bu demek oluyor ki, aslında hepimizin kaderi, görünmez güçlü bir iple, birbirine derinden bağlı…
Peki, sizce tüm bunlar tesadüfen mi oluyor? Yoksa tekamül yolumuzda deneyimlememiz gereken her ne varsa, türlü şekillerde önümüze mi konuluyor? Yani Yaradan’ın yarattığında herhangi bir kusur, herhangi bir uyumsuzluk görebilir misin?
Tabii ki göremezsin; çünkü kainattaki her şey kutsal bir güç tarafından, denge içinde, durmaksızın ve kusursuzca işler. Bil ki bu hayatta hiçbir şey, hiçbir olay boşuna yaşanmaz. Yaşadığımız her anın içinde mutlaka, “Ya bir imtihan ya bir mükafat ya da bir ceza sistemi var.” Eğer biz, bu sistemin işleyişini tam olarak idrak edebilirsek, işte o zaman kendimizi ve Yaratıcıyı daha iyi tanır, gelen evrensel mesajları daha doğru bir şekilde okuruz. Kim bilir belki de, bu sayede içimizdeki sırrı çözer, büyük bir güce sahip oluruz…
Peki, bu hayatta hiçbir şey tesadüfen yaşanmıyor ise, her şey bir sebep sonuç ilişkisi içinde ve muhteşem bir plan dahilinde kusursuzca işliyor ise, o zaman söyler misin, bu kitap senin karşına şu an, tam olarak hangi nedenden dolayı çıkmış olabilir?
Ve kim bilir bu karşılaşma, senin için nelere sebep olacak?..
Kendini merak edip aramaya çıkan Kader, evrensel bir gücün varlığına inanarak tevekkül eder. Aynı zamanda birçok fiziksel ve ruhsal yolculuğun da yolcusudur…
Bu kendini tanıma yolculuğunda deneyimlediklerini, keşfettiklerini, yanılgılarını, kendini ararken bulduğu büyülü aynasının sırrını ve ayrıca kötülüğün baş karakteri olan Cadı Kraliçe’nin bitmek bilmeyen eziyetlerini, kısacası tekamül yolculuğunu kendi dilinden anlattığı bu kitap, eminim ki kendini bulmak isteyen birçok yolcunun yoluna, bir nebzede de olsa ışık tutacak...
Biz farkında olmasak da sistem tamda böyle işlemiyor mu? Birileri diğerinin hayatına, bilerek ya da bilmeyerek, bir şekilde dokunuyor. O halde bu demek oluyor ki, aslında hepimizin kaderi, görünmez güçlü bir iple, birbirine derinden bağlı…
Peki, sizce tüm bunlar tesadüfen mi oluyor? Yoksa tekamül yolumuzda deneyimlememiz gereken her ne varsa, türlü şekillerde önümüze mi konuluyor? Yani Yaradan’ın yarattığında herhangi bir kusur, herhangi bir uyumsuzluk görebilir misin?
Tabii ki göremezsin; çünkü kainattaki her şey kutsal bir güç tarafından, denge içinde, durmaksızın ve kusursuzca işler. Bil ki bu hayatta hiçbir şey, hiçbir olay boşuna yaşanmaz. Yaşadığımız her anın içinde mutlaka, “Ya bir imtihan ya bir mükafat ya da bir ceza sistemi var.” Eğer biz, bu sistemin işleyişini tam olarak idrak edebilirsek, işte o zaman kendimizi ve Yaratıcıyı daha iyi tanır, gelen evrensel mesajları daha doğru bir şekilde okuruz. Kim bilir belki de, bu sayede içimizdeki sırrı çözer, büyük bir güce sahip oluruz…
Peki, bu hayatta hiçbir şey tesadüfen yaşanmıyor ise, her şey bir sebep sonuç ilişkisi içinde ve muhteşem bir plan dahilinde kusursuzca işliyor ise, o zaman söyler misin, bu kitap senin karşına şu an, tam olarak hangi nedenden dolayı çıkmış olabilir?
Ve kim bilir bu karşılaşma, senin için nelere sebep olacak?..