Kudüsün Kapısında Kelimeler

Stok Kodu:
9786053146681
Boyut:
12.5x21
Sayfa Sayısı:
160
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2023-11
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Kategori:
%28 indirimli
200,00TL
144,00TL
Taksitli fiyat: 9 x 17,60TL
Temin süresi 2-5 gündür.
9786053146681
1312031
Kudüsün Kapısında Kelimeler
Kudüsün Kapısında Kelimeler
144.00

Necvan Derviş (1978) Çağdaş Arapça şiirin günümüzdeki en önemli temsilcilerinden sayılan Necvan Derviş’in şiiri, Filistin deneyiminin somut gerçekliklerinin yetkin bir “sözcü”sü olmanın ötesinde “insanlık” olarak adlandırmakta ısrar ettiğimiz olgunun trajik yenilgisinin evrensel bir duvar resmi niteliğindedir. Zamansallığa ya da mekâna bağlı olmayan bu şiirlerde Derviş, haksız, eşitsiz ve orantısız bir şiddet dünyasıyla kuşatılmış birey ve toplulukların öfke ve umutsuzluğunu bütünüyle kendine özgü güçlü şiirsel araçlarla somut, umutlu bir mücadele evrenine dönüştürüyor. 2000 yılında yayımlanan, adıyla müsemma Bir Kez Cennette Uyanmıştık kitabından bu yana aşkın, tutkunun, adil ve ebedî barışın o “ilksel sahne”sini yeniden üretebilmeyi arzulayan, “şiir ile toplumsal ve siyasî gerçeklik arasındaki dayanıksız, sahte ikiliğe” karşı tarihsel itirazı dikkat çekici bir sinematografik yapı ve imge coşkunluğuyla sahiplenen “yıkıcı” şiirler: “Çünkü” sadece ‘adı şarkı olan o ülke’nin yurttaşı olan şairin dediği gibi artık “kaybedecek bir şey kalmamıştır.” 

Necvan Derviş (1978) Çağdaş Arapça şiirin günümüzdeki en önemli temsilcilerinden sayılan Necvan Derviş’in şiiri, Filistin deneyiminin somut gerçekliklerinin yetkin bir “sözcü”sü olmanın ötesinde “insanlık” olarak adlandırmakta ısrar ettiğimiz olgunun trajik yenilgisinin evrensel bir duvar resmi niteliğindedir. Zamansallığa ya da mekâna bağlı olmayan bu şiirlerde Derviş, haksız, eşitsiz ve orantısız bir şiddet dünyasıyla kuşatılmış birey ve toplulukların öfke ve umutsuzluğunu bütünüyle kendine özgü güçlü şiirsel araçlarla somut, umutlu bir mücadele evrenine dönüştürüyor. 2000 yılında yayımlanan, adıyla müsemma Bir Kez Cennette Uyanmıştık kitabından bu yana aşkın, tutkunun, adil ve ebedî barışın o “ilksel sahne”sini yeniden üretebilmeyi arzulayan, “şiir ile toplumsal ve siyasî gerçeklik arasındaki dayanıksız, sahte ikiliğe” karşı tarihsel itirazı dikkat çekici bir sinematografik yapı ve imge coşkunluğuyla sahiplenen “yıkıcı” şiirler: “Çünkü” sadece ‘adı şarkı olan o ülke’nin yurttaşı olan şairin dediği gibi artık “kaybedecek bir şey kalmamıştır.” 

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat