İnsanın adaleti insana eksik mi gelir, yoksa fazla mı? Öfkenin körüklediği bu “eski/yeni” fikir toplumu nasıl etkiliyor? Adil bir dünya mümkün mü?
Toplumun her ferdine, 18 yaşını geçtiği doğum gününde devlet tarafından bir tabancanın ve mermilerinin verildiği, hata yapan herkesin toplumun üyeleri tarafından itlaf edilmesinin kanuni olarak zorunlu olduğu, kurgudan ibaret bir geleceği anlatıyor Kürek.
“Diyelim ki hata yapan herkesi, her hata yaptığında itlaf etmeye devam ettik. Nereye kadar sürecek bu? Ne zamana kadar var olabileceğiz? Nüfusumuzun ne kadar düştüğünü biliyor musun? İnsanlar artık çocuk da yapmıyor. Her an öleceğini bile bile nasıl çocuk yapabilirsin ki?”
İnsanın adaleti insana eksik mi gelir, yoksa fazla mı? Öfkenin körüklediği bu “eski/yeni” fikir toplumu nasıl etkiliyor? Adil bir dünya mümkün mü?
Toplumun her ferdine, 18 yaşını geçtiği doğum gününde devlet tarafından bir tabancanın ve mermilerinin verildiği, hata yapan herkesin toplumun üyeleri tarafından itlaf edilmesinin kanuni olarak zorunlu olduğu, kurgudan ibaret bir geleceği anlatıyor Kürek.
“Diyelim ki hata yapan herkesi, her hata yaptığında itlaf etmeye devam ettik. Nereye kadar sürecek bu? Ne zamana kadar var olabileceğiz? Nüfusumuzun ne kadar düştüğünü biliyor musun? İnsanlar artık çocuk da yapmıyor. Her an öleceğini bile bile nasıl çocuk yapabilirsin ki?”