Dünya ekonomisinin özellikle 1980'den sonra neoliberal politikalar ekseninde yaşadığı temel dönüşümlerle birlikte girmiş olduğu değişim ve dönüşüm süreci genel kanıya göre küreselleşme olarak adlandırılmaktadır. Son yıllarda yaşanan her türlü değişim ve dönüşümü açıklamak için "küreselleşme" kavramına başvurmak adeta moda haline gelmekle birlikte, konuyla ilgili olarak oldukça geniş bir akademik literatür ortaya çıkmıştır. Bu süreç, üretim ilişkilerinin yapısal dönüşümüne bağlı olarak küresel konjoktürün bir gereği ve sonucu olarak ortaya çıkmış, uluslar arası sermayenin merkezden çevreye yayılmasıyla bugünkü aşamasına gelmiştir... Soğuk savaşın bitişi, iletişim tknolojilerindeki muazzam gelişmeler, fiziki mekan ve sınırların anlamını yitirmesi, uluslararası yatırımlardaki artışlar vb. gelişmeler sürecin temel kurgusunu oluşturmuştur.
Dünya ekonomisinin özellikle 1980'den sonra neoliberal politikalar ekseninde yaşadığı temel dönüşümlerle birlikte girmiş olduğu değişim ve dönüşüm süreci genel kanıya göre küreselleşme olarak adlandırılmaktadır. Son yıllarda yaşanan her türlü değişim ve dönüşümü açıklamak için "küreselleşme" kavramına başvurmak adeta moda haline gelmekle birlikte, konuyla ilgili olarak oldukça geniş bir akademik literatür ortaya çıkmıştır. Bu süreç, üretim ilişkilerinin yapısal dönüşümüne bağlı olarak küresel konjoktürün bir gereği ve sonucu olarak ortaya çıkmış, uluslar arası sermayenin merkezden çevreye yayılmasıyla bugünkü aşamasına gelmiştir... Soğuk savaşın bitişi, iletişim tknolojilerindeki muazzam gelişmeler, fiziki mekan ve sınırların anlamını yitirmesi, uluslararası yatırımlardaki artışlar vb. gelişmeler sürecin temel kurgusunu oluşturmuştur.