İçine kapanıklığı, melankolik halleri ve yaşadığı dış dünyaya her ne olursa olsun uyum sağlayabilmiş olması ile Raif Efendi, bizlere sınırların denendiği, sevmenin sınırının olmadığı, sınırlardan korkmamamızı öğretmektedir.
Sabahattin Ali, romanın ana fikrini; “Dünyanın en basit, en zavallı, hatta en ahmak adamı bile, insanı hayretten hayrete düşürecek ne müthiş ve karışık bir ruha maliktir! Niçin bunu anlamaktan bu kadar kaçıyor ve insan dedikleri mahlûku anlaşılması ve hakkında hüküm verilmesi en kolay şeylerden biri zannediyoruz?” sözleriyle açıklamıştır.
Kürk Mantolu Madonna; defalarca okunabilen, her okunuşta yeni dokunuşlar bulabilen, Türk edebiyat tarihinin en güzide, en naif ve en sarsıcı eserlerinden biridir.
İçine kapanıklığı, melankolik halleri ve yaşadığı dış dünyaya her ne olursa olsun uyum sağlayabilmiş olması ile Raif Efendi, bizlere sınırların denendiği, sevmenin sınırının olmadığı, sınırlardan korkmamamızı öğretmektedir.
Sabahattin Ali, romanın ana fikrini; “Dünyanın en basit, en zavallı, hatta en ahmak adamı bile, insanı hayretten hayrete düşürecek ne müthiş ve karışık bir ruha maliktir! Niçin bunu anlamaktan bu kadar kaçıyor ve insan dedikleri mahlûku anlaşılması ve hakkında hüküm verilmesi en kolay şeylerden biri zannediyoruz?” sözleriyle açıklamıştır.
Kürk Mantolu Madonna; defalarca okunabilen, her okunuşta yeni dokunuşlar bulabilen, Türk edebiyat tarihinin en güzide, en naif ve en sarsıcı eserlerinden biridir.