Kendini “Kâh el üstündeydim, kâh hapisteydim / Her yere sokulan bir rüzgâr gibi.” diye tanımlayan yazara, sanatı ekseninde bakmanın onu gerçekten anlama adına çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Bu sebeple Sabahattin Ali kitaplarını okurla bir kez daha buluşturma adımını atıyoruz.
1940 yılında tefrikası Hakikat Gazetesi’nde başlayan ve 48 sayı sürerek 1943’te kitaplaşan Kürk Mantolu Madonna’yı serinin ilk çalışması olarak sizlerle buluşturuyoruz. Gazetede “Büyük Hikâye” başlığı ile tefrika edilen eser için Cevdet Kudret, Sabahattin Ali’nin “Lüzumsuz Adam” adını düşündüğünü ancak “z” ve “s” seslerinin uyumsuzluğundan dolayı vazgeçtiğini anlatır. Pertev Naili Boratav ise yazarın Almanya’da tanıdığı Frolayn Puder adlı kadının yirmi sekiz yaşında olmasına istinaden “Yirmi Sekiz” adını düşündüğünü belirtir.
Nihayetinde Kürk Mantolu Madonna olarak bugüne ulaşan eseri, Sabahattin Ali’nin askerde hatta çatlak olan kolu sargıdayken yazdığı bilinmektedir. Roman, sabun imalat işlerini öğrenmesi için Almanya’ya gönderilen Raif Efendi ile bir sanat galerisinde karşısına çıkan portredeki kadının, Maria Puder, samimi aşk hikâyesidir.
Kendini “Kâh el üstündeydim, kâh hapisteydim / Her yere sokulan bir rüzgâr gibi.” diye tanımlayan yazara, sanatı ekseninde bakmanın onu gerçekten anlama adına çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Bu sebeple Sabahattin Ali kitaplarını okurla bir kez daha buluşturma adımını atıyoruz.
1940 yılında tefrikası Hakikat Gazetesi’nde başlayan ve 48 sayı sürerek 1943’te kitaplaşan Kürk Mantolu Madonna’yı serinin ilk çalışması olarak sizlerle buluşturuyoruz. Gazetede “Büyük Hikâye” başlığı ile tefrika edilen eser için Cevdet Kudret, Sabahattin Ali’nin “Lüzumsuz Adam” adını düşündüğünü ancak “z” ve “s” seslerinin uyumsuzluğundan dolayı vazgeçtiğini anlatır. Pertev Naili Boratav ise yazarın Almanya’da tanıdığı Frolayn Puder adlı kadının yirmi sekiz yaşında olmasına istinaden “Yirmi Sekiz” adını düşündüğünü belirtir.
Nihayetinde Kürk Mantolu Madonna olarak bugüne ulaşan eseri, Sabahattin Ali’nin askerde hatta çatlak olan kolu sargıdayken yazdığı bilinmektedir. Roman, sabun imalat işlerini öğrenmesi için Almanya’ya gönderilen Raif Efendi ile bir sanat galerisinde karşısına çıkan portredeki kadının, Maria Puder, samimi aşk hikâyesidir.