"Sonradan başka yerlere yerleşilmiş olsa bile, her insanın ilk ve asıl yurdu; doğup büyüdüğü, çocukluğunu geçirdiği yer ya da yerlerdir düşüncesinden hareketle yazılmış bir kitap bu.
Belki de, topraktan, doğadan geldik ve oraya döneceğiz düşüncesinin estetik bir vücut bulmuş hali.
Bu duygu-gerçekliği, klasik kültürümüzün vazgeçilmez öğelerinden “mani”lerle dile getiriliyor. Yerel gözlemler, yaşantılar, anılar; antik çağlardan kopup gelen evrensel temalar ve trüklerle desteklenerek veriliyor.
Özel olarak bir Ege dağ köyü olan Kurttutan'dan yola çıkılsa da, Türkiye’nin herhangi bir köyünde doğmuş olanların, hatta köyde doğmamış olsalar da, doğayı, ağaçları, otları, kuşları sevenlerin, kendilerinden esintiler, özlemler bulacağı, bu ırmak manileri, benimseyip seveceğinizi umuyoruz."
"Sonradan başka yerlere yerleşilmiş olsa bile, her insanın ilk ve asıl yurdu; doğup büyüdüğü, çocukluğunu geçirdiği yer ya da yerlerdir düşüncesinden hareketle yazılmış bir kitap bu.
Belki de, topraktan, doğadan geldik ve oraya döneceğiz düşüncesinin estetik bir vücut bulmuş hali.
Bu duygu-gerçekliği, klasik kültürümüzün vazgeçilmez öğelerinden “mani”lerle dile getiriliyor. Yerel gözlemler, yaşantılar, anılar; antik çağlardan kopup gelen evrensel temalar ve trüklerle desteklenerek veriliyor.
Özel olarak bir Ege dağ köyü olan Kurttutan'dan yola çıkılsa da, Türkiye’nin herhangi bir köyünde doğmuş olanların, hatta köyde doğmamış olsalar da, doğayı, ağaçları, otları, kuşları sevenlerin, kendilerinden esintiler, özlemler bulacağı, bu ırmak manileri, benimseyip seveceğinizi umuyoruz."