Osmanlı devlet düzeni on yedinci asırdan itibaren hissedilmeye başlanan bozulmalar, on sekizinci asırda bütün kurumlarında açıkça görülür olmuştur. Bilhassa savaşlarda uğranılan bozgunlar bu bozulmaları inkâr edilemez biçimde açığa vurmaktadır.
Rumeli Kazaskerliği gibi ilmiyenin yüksek bir makamını işgal eden Abdullah Efendi de, devletin geçmişi ile o anki vaziyeti ve geleceği arasındaki irtibatı sağlam bir mantıkla kurarak, yeniden kuvvetlendirmenin yollarını gösterir. Bu bağlamda Tatarcık Lâyihası, on sekizinci asrın sonunda bir dünya devleti olan Osmanlıların içinde bulundukları olumsuz durumdan kurtulmaları için gerekenleri bildiren eserlerden birisidir. Sultan III. Selim’e sunulan eser Osmanlı Devleti’ni kalkındırma tasarısı ve projesidir.
Osmanlı devlet düzeni on yedinci asırdan itibaren hissedilmeye başlanan bozulmalar, on sekizinci asırda bütün kurumlarında açıkça görülür olmuştur. Bilhassa savaşlarda uğranılan bozgunlar bu bozulmaları inkâr edilemez biçimde açığa vurmaktadır.
Rumeli Kazaskerliği gibi ilmiyenin yüksek bir makamını işgal eden Abdullah Efendi de, devletin geçmişi ile o anki vaziyeti ve geleceği arasındaki irtibatı sağlam bir mantıkla kurarak, yeniden kuvvetlendirmenin yollarını gösterir. Bu bağlamda Tatarcık Lâyihası, on sekizinci asrın sonunda bir dünya devleti olan Osmanlıların içinde bulundukları olumsuz durumdan kurtulmaları için gerekenleri bildiren eserlerden birisidir. Sultan III. Selim’e sunulan eser Osmanlı Devleti’ni kalkındırma tasarısı ve projesidir.